"أن المرضى" - Traduction Arabe en Turc

    • hastaların
        
    • hastalar
        
    Bunları hastaların doldurması gerekir. Open Subtitles أيّ فرصة لكي تساعديني في هذا من المفترض أن المرضى يملئوا هذا هذا ليس عمل الطبيب
    Büyük hastanelerde yapılan araştırmalar mutlu hastaların daha çabuk iyileştiğini gösteriyor. Open Subtitles أشارت دراسات أجريت في المشافي الكبرى إلى أن المرضى السعداء يتعافونَ أسرع
    Yeni bir işim olduğu için, birdenbire hastaların öncelikli olduğunun farkında olmaktan vazgeçtiğimi düşünüyor olabilirsin. Open Subtitles انظر, أتظنّ بإعتقادك فقط لأنّي حصلت على هذا المنصب الجديد.. أنه فجأة لم أعد أدرك أن المرضى لهم الأولويّة..
    Elbette, hastalar doktora geldiklerinde korkarlar. TED من الطبيعي أن المرضى يخشون الذهاب للطبيب.
    Örneğin Asya'da, yayın organlarının haberlerine göre umutsuz hastalar, ihtiyaçları olan organları karaborsadan alıyorlar. TED في آسيا، على سبيل المثال، تنشر وسائل الإعلام أن المرضى المصابين باليأس يحصلون على أعضاء من السوق السوداء القاسية.
    Aksiyon almamızın nedeni ise, araştırma süresince, hastalar bize dolaylı yoldan yan etkilerini anlatmalarıydı. TED السبب وراء هذا الاهتمام هو أن المرضى كانوا يخبروننا بالآثار الجانبية مباشرة من خلال بحوثهم.
    Gerçek hayatta doktorlar hastaların birden fazla sorunu olabileceğini bilirler. Open Subtitles هذا ليس فصل مدرسي هذا العالم الحقيقي الأطباء الحقيقيون يعرفون أن المرضى
    Çalışmalar, doktorundan hoşlanan hastaların kendini daha iyi hissettiğini gösteriyor. Open Subtitles الدراسات أثبتت أن المرضى تتحسن حالتهم إذا شعروا بأن الطبيب المسؤول يحبهم
    Bu tür hastaların normal durumlara göre daha büyük risk olduğu kabul edilecek. Open Subtitles على اعتبار أن المرضى مستعدون لتقبل خطورة أكبر من التي يتقبلونها عادة
    Araştırmalar da gösteriyor ki, hastaların yanlarında yakınlarından birileri olursa, kurtulma şansları daha da yüksek oluyor. Open Subtitles تظهر الأبحاث أن المرضى لديهم فرصة أفضل في البقاء على قيد الحياة عندما يكون لديهم قريب بجانبهم
    Son evre olarak düşündüklerinden önce hastaların günlerinin sayılı oluğunu söylüyorlar. Open Subtitles "أخبرونا أن المرضى لديهم أيام قبل ما يعبترونها المرحلة الأخيرة لهم"
    Bay Wayne hastaların sağlıklı bir çevrede yaşadıklarından endişeli. Open Subtitles السيد واين القلق من أن المرضى في بيئة صحية.
    Doktorlar için hastaların kendi ölüm seçimlerini yapması önemlidir. Open Subtitles أظن أن الأطباء يشعرون أن المرضى لهم الحق باختيار طريقة موتهم
    Bugün, prospektüslerin çoğu yerel dillere çevrilmiyor. O yüzden, hastaların üründen verim alamaması boşuna değil. TED اليوم، معظم الحشوات المعبأة ليست حتى تترجم إلى اللغات المحلية، وبالتالي ليس من المستغرب أن المرضى لا يستخدمون المنتج بأفضل شكل.
    Bilimin arkasına saklanıp, ilacın işe yaramadığını söyleyebiliriz ya da hastalığın geri döndüğünü veya hastaların, yıllarını kaybetme gerçeğine katlanamadığını. Open Subtitles يمكننا أن نختبأ وراء العلم ونقول ان العقار هو الذى فشل وأن المرض ذاته عاد أو أن المرضى غير قادرين على تحمل فقدان عقود من عمرهم
    Ancak kemoterapiler başladığında fark ettiler ki, hastalar bu araç hizmetini nadiren tercih ediyordu. TED لكن ما أدركوه عندما بدأوا بتقديم العلاج الكيماوي هو أن المرضى نادراً ماكانوا يرغبون بالصعود إلى السيارات.
    ve en yaşlı hastalar en az gençler kadar gelişme gösterdiler. TED كما أن المرضى الكبار السن يتحسنون بمثل تحسن الصغار.
    Bence hastalar kar tanesi gibiler. Hiçbirisi diğerinin aynısı değil. Open Subtitles أعتقد أن المرضى مثل رقاقات الثلج لا إثنان متشابهان.
    Bu çok gergin, çünkü, şey, uh, hastalar doktorlarının faturalarını ödemek istemiyorlar. Open Subtitles إن ذلك مرهق قليلاً بسبب،... أن المرضى لا يريدون دفع أجور الأطباء
    hastalar, kimin gerçek veya plaseboyu aldığı bilmediği için, sonuçlar ön yargılı olmuyordu, araştırmacılar buna inandı. TED بما أن المرضى لا يعرفون إذا كانوا تلقوا الدواء الحقيقي أو القرص عديم الجدوى، فإن النتائج لن تكون متحيزة. كما اعتقد الباحثون.
    hastalar bile bu yola ''Kemo yolu''derlerdi. TED حتى أن المرضى سموه ب"أثرالعلاج الكيماوي ".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus