"أن تتوقفي عن" - Traduction Arabe en Turc

    • bırakmalısın
        
    • vazgeçmelisin
        
    • bırak artık
        
    • bırakabilirsin
        
    • bırakıp
        
    • bir son
        
    • bırakmanı
        
    • kesmelisin
        
    • son vermen
        
    • keser misin
        
    Bebeğim. Bebeğim, bunu düşünmeyi bırakmalısın. Open Subtitles صغيرتي صغيرتي, يجب أن تتوقفي عن التفكير بشأن هذا
    Buna bağlanmayı bırakmalısın. Open Subtitles أنت يجب أن تتوقفي عن الصمود كلكم تتمسكون
    Tanrım, kendini mahvetmeden şu diyetten vazgeçmelisin. Open Subtitles يا إلهي، عليك أن تتوقفي عن الحميه قبل أن تفسدي نفسك
    Sevgilin yok diye kendini hırpalamaktan vazgeçmelisin. Open Subtitles يجب أن تتوقفي عن معاقبة نفسك طيلة الوقت لعدم وجود صديق لديك
    Şu şarkıları dinlemeyi bırak artık. Open Subtitles يجب أن تتوقفي عن الإنصات إلى كلمات أغاني البوب
    Belki üçüncü sınıf gibi giyinmeyi bırakabilirsin. Open Subtitles ربما يجب أن تتوقفي عن . إرتداء ملابس تشبه ملابس الأطفال
    Bütün bu tıbbi terimleri bir yana bırakıp bana kafamın neden çok karışık olduğunu söyle. Open Subtitles أريدك أن تتوقفي عن قول كل تلك الأمور النفسية و تخبريني سبب تشوشي
    Bu yaptığına bir son verip ellerini bu olaydan çekmen gerek. Open Subtitles عليك أن تتوقفي عن فعل ماتفعلينه وأن تبفي خارج هذه الأمور
    Üzgün olduğunu söyledi, seni çok seviyormuş ve artık ona kızmayı bırakmanı istiyormuş. Open Subtitles يقول أنه يحبك، .وأنهآسف. ويريدك أن تتوقفي عن الغضب عليه
    Çağrı bırakmayı kesmelisin. Şu an bununla uğraşamam. Open Subtitles أجل، عليكِ أن تتوقفي عن استدعائي لا يمكنني التعامل مع هذا الآن
    Şarkı söylemeyi bırakmalısın. Open Subtitles الجيش لا يدفع راتباً لشخص ميت عليك أن تتوقفي عن الغناء
    Artık çocuk değilim ve sen de bana çocukmuşum gibi davranmayı bırakmalısın. Open Subtitles انظري، لم أعد طفلاً، و يجب أن تتوقفي عن معاملتي كطفل
    Beni böyle uyandırmaktan vazgeçmelisin artık, tamam mı? Beni öldüreceksin. Open Subtitles يجب أن تتوقفي عن إيقاظي هكذا سوف تقتليني
    Bir doktor olarak ayakta kalmak istiyorsan değiştiremeyeceğin şeyleri değiştirmeye çalışmaktan vazgeçmelisin. Open Subtitles إن كنتِ تريدين النجاة كطبيبة.. عليكِ أن تتوقفي عن تغيير الأمور التي لا يمكنكِ تغييرها
    Başlangıç ve bitiş gibi kavramlarla düşünmeyi bırak artık. Open Subtitles عليكِ أن تتوقفي عن التفكير بالبداية والنهاية.
    Pekâlâ tatlım, somurtmayı bırak artık çünkü benim de Zelda'nın da moralini bozuyorsun. Open Subtitles حسنا, عزيزتي, عليك أن تتوقفي عن العبوس لانك الان تسببين الكئابة لي, انت تسببين الكئابه لزيلدا,
    Tabii ki bırakamazsın ama öyle düşünmeyi bırakabilirsin. Open Subtitles -بالطبع لا ، لكن لابد أن تتوقفي عن التفكير مثلهم
    Tanrıyı dinlemeyi bırakıp beni dinlemelisin. Open Subtitles ينبغي أن تتوقفي عن الإستماع إليه و تستمعي إلي
    Her gece sarhoş olmaya bir son vermelisin. Open Subtitles لابد أن تتوقفي عن الثمل كل ليلة ـ أهو ذلك إذن؟
    Büyüyü bırakmanı beklemiyordum, sırf şey diye... Open Subtitles بأس , أنا لم أتوقع منكِ أن تتوقفي عن القيام بالسحر فقط لأنني
    Tavsiye vermeyi kesmelisin. Neyden bahsettiğin hakkında hiçbir fikrin yok. Open Subtitles لا بد أن تتوقفي عن إعطاء النصائح لا تعرفين ما تتكلم عنه
    Bu yüzden, beklemeye bir son vermen gerekiyor. Open Subtitles لذا يجب عليك أن تتوقفي عن الإنتظار
    Bu konu hakkında konuşmayı keser misin, lütfen? Open Subtitles هل يمكنكِ أن تتوقفي عن التحدث عن هذا أرجوك ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus