"أن تخسر" - Traduction Arabe en Turc

    • kaybetmek
        
    • kaybedebilirsiniz
        
    • kaybedersin
        
    • kaybetmekten
        
    • kaybedeceksin
        
    • kaybedemezsin
        
    • kaybedebilirsin
        
    • kaybetmeni
        
    • kaybetmelisin
        
    Görünüşe göre, kaybetmek yerine kazanınca daha çok evrak işi oluyormuş. Open Subtitles اتضح أنه هناك أعمال ورقية عندما تفوز أكثر من أن تخسر.
    Başarılı olamadılar Ancak eski bir Norveç atasözünü hatırlayın iddiayı kazanıp kaybetmek değil, TED لم ينجحن بفعلها، ولكن تذكروا المقولة النرويجية القديمة، ليس مهمًا أن تفوز أو أن تخسر.
    Bu hayattaki her şeyi kaybedebilirsiniz, sevdiklerinizi sizi sevenleri artık eskisi kadar iyi duyamıyorum. Open Subtitles في هذه الحياة يمكن أن تخسر كل شيء تحبه وكل من يحبك والآن لا أسمع الجيدة كما أعتدت وأنسى أشياء
    Unutma. Herhangi bir pazar ya kazanır, ya da kaybedersin. Open Subtitles ولكن تذكر في أي يوم أحد، إما أن تفوز أو أن تخسر
    Dürüst olalım kanka, bahsi kaybetmekten korkuyorsun. Open Subtitles لنكن واضحين، أنت خائف من أن تخسر الرهان.
    Nasıl kazanacağını öğrenene kadar birazcık kaybedeceksin. Open Subtitles عليك أن تخسر بعض المعارك لتتعلم كيف تنتصر
    Worm'a ortaya koyduğunu kaybedemezsin demiştim. Open Subtitles لقد قلت لـ وورم أنك لا يمكن أن تخسر ما لا تراهن عليه
    Şayet enerjin olmazsa her şeyi kaybedebilirsin. Open Subtitles عندما لا تكون لديك على المسرح ، يمكن أن تخسر كل شيء
    Yani eğer o güzel, sıcak yatağı kaybetmek istemiyorsan şu hayallerden kurtulsan iyi olur. Open Subtitles إذا لم تكن تريد أن تخسر ذلك الفراش الدافئ الجميل من الأفضل أن تتخلض من تلك الأحلام
    Zaten bitmiş bir yarışa oynuyoruz. kaybetmek mümkün değil. Open Subtitles ونجني الكثير من المال في سباق منتهي لا يمكنك أن تخسر
    bunun nedeni zaman zaman kazanmak için, bazen kaybetmek zorundasındır. Open Subtitles لهذا قلت لكى تفوز أحيانا، يجب أن تخسر أيضا.
    Gerçekten kameraların önünde bu tartışmayı kaybetmek mi istiyorsun? Open Subtitles أتريد حقاً أن تخسر هذا النقاش أمام الكاميرا؟
    O an, hepimiz öğrendik ki kumarla kafayı bozduğunuz zaman paradan çok daha değerli şeyleri kaybedebilirsiniz. Open Subtitles في تلك اللحظة جميعنا تعلمنا أنك عندما تصبح مهووساً بالقمار يمكن أن تخسر ما هو أثمن من المال
    Alliance mallarını hem de.. Geminizi kaybedebilirsiniz. Open Subtitles خاصية أيضاً للتحالف ممكن أن تخسر سفينتك
    Paranızı kaybedebilirsiniz, hepsini harcayabilirsiniz, fakat sıkı çalışırsanız, geri kazanırsınız. Open Subtitles ممكن أن تخسر مالك -ممكن أن تصرفة كلة -لكن إذا عملت جيدا ً ممكن أن تستعيدة
    Unutma. Herhangi bir pazar ya kazanır, ya da kaybedersin. Open Subtitles ولكن تذكر في أي يوم أحد، إما أن تفوز أو أن تخسر
    Ama bunu takım lideri yapıyorsa hayatını kaybetmekten korkarsın. Open Subtitles لكن في حالة قائد فصيلة فأنت خائف أن تخسر حياتك
    Nasıl kazanacağını öğrenene kadar birazcık kaybedeceksin. Open Subtitles عليك أن تخسر بعض المعارك لتتعلم كيف تنتصر
    Ama öylece kaybedemezsin herkesi inandırmalısın. Open Subtitles لكن أنت لا تستطيع أن تخسر فقط عليك أن تجعل الجميع يصدق خسارتك
    Gerçekten hep çok utanıyorum yaşayan en büyük hayvanı nasıl olur da kaybedebilirsin? Open Subtitles حسنا، أنا أشعر دائماً بالحرج حقاً، كما تعرف، لأنه كيف يمكن أن تخسر أكبر حيوان عاش على الإطلاق، كما تعلمون؟
    Ben, senin yaşamının son yarışını kaybetmeni istemedim. Open Subtitles لم أكن أريدك أن تخسر السباق الأخير فى حياتك.
    Oğlum, nedenini sorma. Ama büyük yarışı kaybetmelisin. Open Subtitles يا بني ، لا تسألني عن السبب، ولكن يجب أن تخسر السباق الكبير

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus