"أن ترتدي" - Traduction Arabe en Turc

    • giymelisin
        
    • giy
        
    • giymeni
        
    • giyip
        
    • giymek
        
    • giyemez
        
    • giymeyi
        
    • takmasını
        
    • takmalısın
        
    • giyemezsin
        
    • giymeliydin
        
    • giymemelisin
        
    • giyinmelisin
        
    • kıyafeti
        
    Şimdi, John, Senin fiziğine uyan elbiseler giymelisin. Open Subtitles حسنا جون .. يجب أن ترتدي ملابس متناسقة مع هيئتك الخارجية
    Eğer üstü açık arabayla gezecekseniz... - ...paltonu giy Susan. Open Subtitles لا تنسي أن ترتدي معطفاً إن خرجت في سيارة مكشوفة.
    Birkaç hafta için destekleyici giymeni istiyorum, ve sana bir reçete yazıyorum... Open Subtitles أريدك أن ترتدي سواراً لعدة أسابيع وسأكتب لك وصفة لأجل الإلتهاب الحاصل
    Merak ettiği şey sadece uygun bir elbise giyip giyemeyeceğiniz. Open Subtitles فقط كانت تتسائل إذا كان يمكن أن ترتدي ثوبا مناسبا
    Hayatının geri kalanında turuncu tulum giymek istiyorsan sorun değil. Open Subtitles لو تودّ أن ترتدي بذلة برتقاليّة لبقيّة حياتك، فلا بأس.
    Gelinliği kızımın üzerinde görmek istiyorum, derhal! İpek elbiseyi arabada giyemez Victoria! Open Subtitles ـ انا أريد الفستان هنا على ابنتي بالحال ـ لا تستطيع أن ترتدي فستانها في السيارة فيكتوريا
    Umarım kız arkadaşın yarın geceye kadar gömlek giymeyi unutmaz. Open Subtitles آمل أن تتذكر صديقتك أن ترتدي قميصاً بحلول ليلة الغد
    Nedimelerin mücevher takmasını istememene rağmen, bu tacı takacağım. Open Subtitles لأنّي بالرغم من معرفتي بعدم رغبتك أن ترتدي الوصيفات أي مجوهرات فأني فكرت بلبس هذا التاج أتمانعين هذا ؟
    Gelecek sefer kask takmalısın. Open Subtitles في المرة التالية ينبغي أن ترتدي خوذة الرأس
    Selam. Stella'nın açılışında smokin giyemezsin. Open Subtitles لا يمكنـك أن ترتدي بدلة لحفل افتتاح معرض ستيلا
    Şey, o zaman, başka bir elbise giymeliydin. Open Subtitles إذاً، كان عليك أن ترتدي فستاناً آخر.
    Dinle, eğer çocukların olsun istiyorsan sıkı şeyler giymemelisin. Open Subtitles أنصت، إن أردت الانجاب فلا يجب أن ترتدي السراويل الصغيرة.
    - Onun için de giyinmelisin. Open Subtitles حسناً، عليك أن ترتدي ملابس للحضانة أيضاً
    John, fiziğine uygun giysiler giymelisin. Open Subtitles حسنا جون .. يجب أن ترتدي ملابس متناسقة مع هيئتك الخارجية
    Bence düğün gününde istediğini giymelisin. Open Subtitles اظن أنه يجب أن ترتدي ما تشائينه في يوم زفافكِ
    Ve dışarı bir yere çıkacağımız zaman, üstüne daha uygun bir şeyler giymelisin. Open Subtitles و حين نخرج، عليك أن ترتدي شيء أكثر ملاءمة
    Linda, derse gelirken sutyen giy. Open Subtitles ليندا , أريدك أن ترتدي حمالة الصدر في الصف
    Onun gelinliğini giymeni istiyor. Beyaz dantelden. Open Subtitles تريدِك أن ترتدي رداء زفافها ذو الرباط الأبيض
    Bayan Vanderlyn, üstünüzü giyip benimle yerel karakola gelmenizi istiyorum. Open Subtitles أريدكِ أن ترتدي ملابسك يا سيدتي و ترافقيني إلى مركز الشرطة المحلي
    Tamam mı? Şimdi, eğer takım giymek istemiyorsan, oraya geri dön ve takım elbise istemediğini söyle. Open Subtitles الآن، إن كنت لا تريد أن ترتدي بذلةً، إذهب إلى هناك وقل ذلك وحسب
    O... düğün gününde bunu giyemez. Open Subtitles هي... هي لا يمكن أن ترتدي هذا في يوم زفافها
    Baksana! Cadılar bayramı. Sana aldığımız kostümü giymeyi reddetmiştin. Open Subtitles أنظر، عيد القديسين رفضت أن ترتدي الزي التنكري الذي اشتريناه لك
    Evleneceğim kadınla karşılaşınca sana gelmemi, onun annenin yüzüğünü takmasını istediğini söylemiştin. Open Subtitles و لكنك قلت لي أنني عندما ألتقي بالمرأة التي ستصبح زوجتي بأنني يجب أن أتي إليك لأنك تريدين من تلك المرأة أن ترتدي خاتم زفاف جدتي
    En azından bir eldiven takmalısın. Open Subtitles يجب أن ترتدي فستان أنيق على الأقل. التجاهل نعمة.
    Buluşmada bunları giyemezsin. Open Subtitles لا يمكنك أن ترتدي هاتين اليدين في الموعد
    Kurşun geçirmez yelek giymeliydin. Open Subtitles كان يجب أن ترتدي سترة مضادة للرصاص
    Artık böyle yerlerde siyah giymemelisin. Open Subtitles ليس مفترض أن ترتدي في الجنازات بدلة سوداء بعد الآن.
    Eğer böyle taklalar atacaksan başka şekilde giyinmelisin; Open Subtitles إن كنت ستتشقلبين الآن كان عليك أن ترتدي شيءً آخر لقد رأوا كل شيء
    Yani ben kendimi tıknaz ve yapılı biri olarak görüyorum yani tıknazlaştıran veya irileştiren kıyafeti deneyebilirsin. Open Subtitles أرى نفسي أكثر كمحشو أو كثيف، بوسعك أن ترتدي بذلة محشوة أو كثيفة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus