"أن تكونى" - Traduction Arabe en Turc

• olmalısın
• olabilirsin
• olman
• olmanı
• olmaya
• olamazsın
• olmalısınız
• olmamalısın
• olabiliyorsun
• olmayı
• olmanın
• olmalıydın
• istiyorsan

Shannon, çok önemli bir şey yapmak için hazır olmalısın.
شانون, يجب أن تكونى مستعدة لفعل شيئ هام للغاية, حسنا؟

Şu an benim yerimde olmadığın için çok mutlu olmalısın.
يجب أن تكونى سعيدة للغاية لأنك لست فى مكانى الآن

Evet, postacılık oynayabiliriz ve sen de yalanacak pul olabilirsin.
نعم، نحن نلعب لعبة البريد ويمكن أن تكونى أنتِ الطابع

Yarın olman gereken yerde olacaksın. Araba hazır durumda bekleyecek.
كوني أينما يجب أن تكونى غداً وسيارتك ممونة ومستعدة للذهاب.

Ben ciddi olmak istemiyorum. Hele senin ciddi olmanı hiç istemiyorum.
لا أريد أن أكون جاداً وخصوصاً لا أريدكِ أن تكونى كذلك

Bir gangsterin metresi olmaya ne dersin bebek?
كيف تودين أن تكونى عاشقة رئيس عصابة يا صغيرتى ؟

Sen, ben, Gibbs. Buradan çıkabiliriz ama güçlü olmalısın, anladın mı?
يمكننا الخروج من هنا لكن عليكِ أن تكونى قوية، هل تفهمى؟

Kralınıza bu kadar yakın olduğun için hoşnut olmalısın
ينبغى أن يكون من دواعى سرورك أن تكونى على مقربة من ملككم

Tatlım, 23 yaşında sadece kendin olmalısın.
ما يجب أن تكونى عليه فى سن الـ23 هو نفسك

Rahat olmalısın. Bu benim için önemli.
أنا أريدك أن تكونى مرتاحه هذا مهم بالنسبه لى

Anlamıyorum. Nasıl oyunda olabilirsin?
أنا لا أفهم كيف يمكنك أن تكونى في المسرحية؟

Kızgın olabilirsin yada bende bağırabilirim.
لا مشكلة فى أن تكونى غاضبة أو أن تصرخى في حتى؟

O küçük kutunun sana sunduğu güçten uzak durmak için bir aziz olman gerekir.
يجب أن تكونى قديسة لكى تقفى قبالة القدرة التى يمكن للمربع الصغير أن يمنحك إياها

Olumlu biri olduğunu biliyorum, anne ama gerçekçi olman da en az bunun kadar önemli.
أُمى, أعلم أنك مُتفائلة ولكن من المهم أن تكونى واقعية أيضا

Hayatında bu kadar depresif olmanı gerektirecek ne olabilir ki?
ما الشىء الذى من المحتمل أن تكونى مكتئبة منه ؟

Profesyonel bir krema olmaya çalış.
حاولى أن تكونى محترفة أيتها الزهرة البرية

Aynı anda hem acıkmış hem de korkmuş olamazsın.
لا يمكنك أن تكونى جائعة وخائفة فى نفس الوقت

Bana karşı sabırlı olmalısınız.
لابد أن تكونى صبورة معى هذة الحياة جديدة على

Seni uyarabilecek kadar açık sözlüyüm, mutlu olmamalısın.
أنن صادقة بما يكفى لأن أحذرك لا داعى أن تكونى

O zaman nasıl bu kişiler olmadığından emin olabiliyorsun?
كيف يمكنك أن تكونى متأكده من أنه ليس واحد من هؤلاء الرجال؟

Senin kadar güzel ve duyarlı kimse öyle üzgün olmayı hak edemez.
لايوجد أحد فى جمالك أو إحساسك لا يمكن أن تكونى بهذة التعاسه

Harika bir hanım olmanın ne demek olduğu hakkında zerre kadar fikrin yok.
وليس لديكِ أدنى فكرة ماذا يعنى أن تكونى سيدة عظيمة

Orada olmalıydın. Orada büyük sükse yaptık.
كان يجب أن تكونى معنا لقد كنا أكبر مزعجين فى العرض

Düşese söylediğim gibi, "Eğer düşes olmak istiyorsan, düşes ol."
كما قلت للدوقة إذا أردت أن تكونى دوقت فكونى دوقة