Biz de neden bahsediyoruz, seni halihazır editör Josh'la tanıştırayım. | Open Subtitles | اوه، بالحديث عن الصحيفة، أود أن تلتقي بالمحرر الحالي جوش |
John, seni Maine'in en varlıklı mali müşaviri ile tanıştırayım. | Open Subtitles | جون، أريدك أن تلتقي بـأغنى رجل في ولاية ماين |
Willis yeni ortağımla tanış David Starsky. -Selam Willis, tanıştığımıza memnun oldum. | Open Subtitles | ويليس أريدك أن تلتقي شريكي الجديد ديفيد ستارسكاي |
Mary, Yeni komşum, Nicholas Charles'la tanış. | Open Subtitles | ماري، أريدك أن تلتقي بجاري الجديد نيكولاس تشارلز |
Bu konuyu tartışmıştık, demek istediğini anlıyorum, ama benimle orada buluşmalısın. | Open Subtitles | ناقشنا الأمر, وفهمت وجهة نظرك ولكن لا بد أن تلتقي بي هناك |
Bu konuyu tartışmıştık, demek istediğini anlıyorum, ama benimle orada buluşmalısın. | Open Subtitles | ناقشنا الأمر, وفهمت وجهة نظرك ولكن لا بد أن تلتقي بي هناك |
Benimle tanışmadan önce, sıradan bir Cuma gecesi senin için nasıl geçerdi, bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف ماذا كانت تشكل ليلة الجمعة بشكل طبيعي بالنسبة لك قبل أن تلتقي بي |
Harika birisiyle tanışıp, mutlu olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريد لك أن تلتقي برجل رائع،و أريدك أن تكوني سعيدة |
Teorik olarak, daha doğmadın, öyleyse bebek sen ile tanışabilirsin. | Open Subtitles | نظرياً ، أنتي لم تولدي بعد ، لذلك يمكن أن تلتقي بنفسك و أنتي طفلة |
Gerçek annelerin ve babalarınla tanışmak ister misin? | Open Subtitles | أتود أن تلتقي أهلك الحقيقيين؟ |
Ursula, seni Serena van der Woodsen'la tanıştırayım. | Open Subtitles | الكل يريدني ان أفشل أورسولا، أريدك أن تلتقي بـ سيرينا فان دير وودسين |
Sizi, Atılgan-B'nin dümencisiyle tanıştırayım. | Open Subtitles | أودّك أن تلتقي بمدير دفـّة "المغامرة ب". |
Anne, seni yıllardır birlikte olduğum sevgili eşimle tanıştırayım. | Open Subtitles | أمّي، أود أن تلتقي... بزوجتي الحبيبة منذ... منذ عدة سنوات |
Buraya gel. Bu siyah elemanla tanış. | Open Subtitles | تعال إلى هنا أريدك أن تلتقي بهذا الرجل الأسود |
Abla, gel dans hocamla tanış gel benimle, hadi... - ne? | Open Subtitles | -أختي .. يجب أن تلتقي أستاذ الرقص -تعالي معي.. |
Bu konuyu tartışmıştık, demek istediğini anlıyorum, ama benimle orada buluşmalısın. | Open Subtitles | ناقشنا الأمر, وفهمت وجهة نظرك ولكن لا بد أن تلتقي بي هناك |
Benimle orada buluşmalısın. "Siktir git" diyecek hale geldiğinde ne yapacaksın? | Open Subtitles | لا بد أن تلتقي بي هناك - ماذا تفعل إن كنت في موقف اللامبالاة؟ |
Benle tanışmadan önce onca yıl iyi idare etmişsin. | Open Subtitles | لقد تدبّرتَ أمركَ جيداً لمدّة طويلة قبل أن تلتقي بي |
Sen Venessa'yla tanışmadan önce biz birlikte olmuştuk. | Open Subtitles | قبل أن تلتقي أنت وفينسا كنا أنا وهي سويا |
Beyaz atlı prensinle tanışıp, sonsuza kadar mutluluk dansı yapmanızı. Anne... | Open Subtitles | أن تلتقي بأميرك الوسيم وترقصان معاً في سعادة أبدية |