Onu şimdi çıkarmalıyız veya askeri mahkemeye başvuracağız. | Open Subtitles | يجب أن نخرجه من الجيش الآن أو سنقدم شكوى للمحكمة العسكرية |
Sen koş tekerlekli sandalyesini getir. Onu buradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | اذهبي فقط و احضري المقعد المتحرك يجب أن نخرجه من هذا |
İyi olacaksın. Kan dolaşımını düzene sokmak için onu hemen aracın altından çıkarmalıyız. | Open Subtitles | قم بالتحضير لفحص آخر بمجرد أن نخرجه من أسفل السيّارة |
Bu gece o zaman Michael'ın peşinden gelecek. - O zaman onu buradan götürmeliyiz. | Open Subtitles | لذا الليلة من المؤكد أنه سيهاجم مايكل لذا علينا أن نخرجه من هنا |
Anıları üst üste geçiyor. Onu buradan götürmeliyiz. | Open Subtitles | تنهار ذاكرته مرة تلو الأخرى يجب أن نخرجه من هنا. |
Onu buradan çıkartmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نخرجه من هنا |
Onu oradan çıkartmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نخرجه من هنا. |
Tamam, iyi. Ama onu buradan hemen çıkarmalıyız. | Open Subtitles | حسناً إنه بخير ولكننا نحتاج أن نخرجه من هنا فوراً |
Bilmiyorum, ama onu buradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | لا أعرف, ولكن يجب أن نخرجه من هنا. |
Çavuş, onu buradan çıkarmalıyız.. | Open Subtitles | أيّها الرّقيب، لا بدّ أن نخرجه من هناك. |
İnsanlar gelmeye başlamadan onu hemen buradan çıkarmalıyız... | Open Subtitles | -علينا أن نخرجه من هنا الآن قبل أن يبدأ الناس |
Onu ordan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | هذا ليس جدا يجب أن نخرجه من هنا |
Onu hastaneden çıkarmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نخرجه من المستشفى |
- Onu hemen çıkarmalıyız Albay. | Open Subtitles | كولونيل , يجب أن نخرجه من هنا أى . |
Dinle, onu buradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | اسمع، يجب أن نخرجه من هناك |
Onu buradan çıkarmalıyız Ray. | Open Subtitles | يجب أن نخرجه من هنا راي |
Onu buradan götürmeliyiz. Bu açık. | Open Subtitles | هذا يوضح الأمور، يجب أن نخرجه من هنا. |
Onu buradan götürmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نخرجه من هنا |
Onu oradan çıkartmalıyız! Dikkatni çekmeliyiz. | Open Subtitles | -يجب أن نخرجه من هناك . |