"أن نصف" - Traduction Arabe en Turc

    • yarısının
        
    • yarı
        
    • yarısı bana
        
    • yarısı aptallıkları
        
    Dünya Sağlık Örgütü küresel duyma kaybının yarısının önlenebileceği kanısında. TED تقدر منظمة الصحة العالمية أن نصف جميع حالات فقدان السمع عالميًّا يمكن تفاديها.
    Evet, seyircilerin yarısının benimle aynı fikirde olduğunu görebiliyorum ve geriye kalanları ikna için yapılacak çok işim var. TED أرى أن نصف الحضور يتفق معى، و لكن يتبقى النصف الآخر لكى أقنعه.
    Beni en çok endişelendiren durum, bütün Suriyeli mültecilerin yarısının çocuk olması. TED أكثر ما أجده مدعاة للقلق هو أن نصف اللاجئين السوريين هم من الأطفال.
    Şu ana kadar sadece yarı şiirimsi, yarı abuk sabuk sözlerle açıklanmış ebedî bir şeytani maceranın konusu oldum. Open Subtitles أنني الغرض من مسعى الشيطان الابدي هذا حتى الآن يظهر فقط في شيء أن نصف هذا الشعر نصف هراء
    Sonuçta bu şişelerin yarısı bana bile ait değil. Open Subtitles حتى أن نصف هذه القمامة ليست ألغاماً أرضية
    Geçmiş yüzyıllarda bizim hocaların yarısı aptallıkları yüzünden sıradan ilkokullarda öldüresiye dayak yerdi, yani... Open Subtitles أن نصف أعضاء هيئة التدريس جهلاء في أيّ مدرسة نحوية في القرن الماضي، لذا
    Şehrin yarısının seni aradığının farkında değil misin? Open Subtitles ألا تدرك أن نصف سكان البلدة يبحثون عنك ؟
    Buradaki çocuklardan yarısının yayımlanmış makaleleri var. Open Subtitles أنت تعرف أن نصف طلبه هذه الكلية قد أنتظموا
    Çalışanların yarısının asbestozise yakalanması umurlarında bile olmadı. Open Subtitles مع حقيقة أن نصف العملين المرضي في الشركه لم يكترث لهم أيضاً
    Şehrin yarısının ağzında dolanırken, kocasının eşcinsel olduğunu bilmiyordu. Open Subtitles لم تكن تعلم أن زوجها شاذ في حين أن نصف البلدة يراهنون على ذلك
    Bu da müşterilerimin yarısının beni koruyacağı ve seni yetkilerinin izin verdiği ölçüde cezalandıracağı anlamına geliyor. Open Subtitles نصف الموكلين لدي بأهميتك أو أهم منك، ما يعني أن نصف الموكلين لدي سيكونون سعداء بالوقوف إلى جانبي والتخلص منك
    Peki ya gemi personelinin yarısının seni ele verdiğini söylersem? Open Subtitles ماذا ان أخبرتك أن نصف الطاقم قد وشوا بك؟
    Jenny, bu notun yarısının nasıl olup da yanlış yazılabildğini anlamıyorum git bir yazım denetiminden geçir. Open Subtitles جيني، لا أفهم كيف أن نصف هذه المذكرة مليئة بالأخطاء الإملائية.. استخدمي مدقق إملائي
    Şimdi, biri evdeki gümüşlerin yarısının kaybolduğunu fark etmeden bana söz verdiğin şeyi ver. Open Subtitles الآن، قبل أن يلاحظ أحدهم أن نصف الفضة فُقِد، اعطني ما وعدتني به.
    Arktik tundradaki kuşların yarısının açlıktan öleceğinin farkında mısınız? Open Subtitles أقصد, أنك تدرك أن نصف العصافير في الصحاري القطبية ستموت من الجوع؟
    Bunun yarısının ödenmeyen borçlardan kaynaklandığını düşünüyorlardı. Open Subtitles أعني، أن نصف ديون الرهن العقاري لم يتم تسديدها.
    Buradaki insanların yarısının rol yaptığına bahse girerim. Open Subtitles أراهن أن نصف هؤلاء الأشخاص يتظاهرون أترين ذلك الشاب هناك؟
    yarı kurt oldukları için mükemmel özellikleri oluyormuş. Open Subtitles لأني سـمعت أن نصف الذئب يكون ممتازا ان تلقى التدريب المناسـب
    Anlaşılan o ki her şeyin yarısı bana ait. Ödüller, projeler. Okuldan gelen evraklar. Open Subtitles يبدو أن نصف الأشياء هنا، لي مشاريع، جوائز، أوراقٌ من المدرسة
    Geçmiş yüzyıllarda bizim hocaların yarısı aptallıkları yüzünden sıradan ilkokullarda öldüresiye dayak yerdi, yani... Open Subtitles أن نصف أعضاء هيئة التدريس جهلاء في أيّ مدرسة نحوية في القرن الماضي، لذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus