"أن نواجه" - Traduction Arabe en Turc

• yüzleşmeliyiz
• yüzleşeceğiz
• yüzleşebiliriz

Ve şimdi gün ışığında bazı gerçeklerle yüzleşmeliyiz.
والآن علينا أن نواجه بعض الحقائق في وضح النهار

- Onunla yüzleşmeliyiz.
ما زال قادم توقف , يجب أن نواجه ذلك الشيء

Ne kadar kötü de olsa gerçekle yüzleşmeliyiz.
يجب علينا أن نواجه الحقيقة, مهما كانت فظيعة.

O zaman bu karışıklıklarla birlikte yüzleşeceğiz, değil mi?
إذاً يجب علينا أن نواجه هذهِ التعقيدات معاً، أليس كذلك؟

Ama önümüzdeki günlerde Lancaster ordusuyla yüzleşeceğiz.
لكننا يجب أن نواجه جيوش لانكاستر في الأيام القادمة

Geldiğimiz noktada, eğer daha fazla üretim için zorlarsak, toptan bir çöküşle yüzleşebiliriz.
ونحن الآن وصلنا لدرجة إن ضغطنا للحصول على إنتاج أكثر فمن المحتمل أن نواجه انهيار تام.

Bir şeyden korktuğumuz zaman onunla hemen yüzleşmeliyiz.
عندما يجعلنا شيئًا ما خائفين، فعلينا أن نواجه مرّةً أخرى على الفور.

Biz "diğer uygun olmayan gerçeklerle" yüzleşmeliyiz. tarımdaki küresel krizlerle
يجب أن نواجه "الحقيقة الأخرى المزعجة." أزمة زراعة عالمية.

Bununla yüzleşmeliyiz. Ne olacak Ray?
يجب أن نواجه هذا ماذا سيحصل، راي؟

Bu küçük bir sorun. Önümüzdeki haftadan itibaren gelecekle yüzleşmeliyiz.
لذلك لابد أن نواجه هذه الحقيقة

Gerçeklerle yüzleşmeliyiz, sen ve ben.
علينا أن نواجه الحقائق، أنا وأنت

Ona severek yardım ederim. Hepimiz eninde sonunda gerçeklerle yüzleşmeliyiz Dowd.
سأكون سعيداً بمساعدته علينا جميعاً أن نواجه الحقيقة "داويـد" .

Gerçekle yüzleşmeliyiz efendim.
علينا أن نواجه الحقيقة، سيدي.

Ama Oscar birbirimize bunu atlatabilmek için yardım edebiliriz çünkü korkularımızla birlikte yüzleşeceğiz.
لكن أوسكار، كما ترى، نحن يمكن مساعدة بعضهم البعض من خلال هذا، لأننا نستطيع أن نواجه مخاوفنا معا.

Sonra da Ashildr ile yüzleşeceğiz sırf Doktor'u susturmak için kronokilidi kaldırmak isteyecek.
وبعدها، بعد أن "نواجه "أشيلدا ستزيل العداد حتى تخرسه

Ama aile olarak, üçümüz her şeyle yüzleşebiliriz.
لكن كعائلة، ثلاثتنا، يمكننا أن نواجه أي شيء

Ölümle iki şekilde yüzleşebiliriz:
إننا يمكننا أن نواجه الموت بطريقتين