Sanırım bunun anlamı burada biraz daha takılacaksın. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أنكِ ستبقين وقتاً أطول هنا |
Ya bunun anlamı gördüğü şeyler gerçekse ve ben göremiyorsam? | Open Subtitles | ماذا لو أن هذا يعني قدرته على رؤية أشياء لا أراها.. |
Bence bunun anlamı, büyük dizilimin bizim kararlarımızın dengesinde ve yaşantımızda daha da önemli olacağıdır. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني , أن المُحاذاة الرئيسية ستعتمد على توازن عدد من قراراتنا المهمة في حياتنا |
- Üzgünüm. Kaliforniya'da gerçekten de birşeyler olduğu anlamına geliyor bu. | Open Subtitles | اعتقد أن هذا يعني أن هناك شيء ما يجري في كاليفورنيا |
Benim fikrime göre bu insanların önlerinde duranı göremedikleri anlamına geliyor. | TED | أعتقد أن هذا يعني أن البشر لم يتمكنوا من رؤية الحقيقة الواقعة أمامهم. |
Herhalde bu, artık bana kızgın değilsin demek oluyor? | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أنك لست مجنونة بي بعد الأن؟ |
Umarım biliyorsundur, bunun anlamı parayı hala ödüyor olmandır. | Open Subtitles | أتمنى أن تكوني فهمتي أن هذا يعني أن الحساب عليك. يجب أن أحلس. |
bunun anlamı da bir daha görüşemeyeceğiz. | Open Subtitles | إذًا، أعتَقد أن هذا يعني أننا قد لا نرى بعضنا مرّة أخرى. |
Galiba bunun anlamı evet. | Open Subtitles | أظن أن هذا يعني نعم |
- Sanırım bunun anlamı... | Open Subtitles | أظن أن هذا يعني |
Yani bunun anlamı çok büyük. | Open Subtitles | أعني... أن هذا يعني الكثير. |
Sence bunun anlamı... | Open Subtitles | هل تعتقد أن هذا ...يعني أنهم |
Sanırım bunun anlamı... | Open Subtitles | -أعتقد أن هذا يعني ... |
Ölüm künyeleri dağıttıklarına bakarsak, bu gideceğimiz anlamına geliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أننا في طريقنا، كما أنها تعطي علامات الموت. |
Sanırım "Küçük Şelale" anlamına geliyor. Ya da "Büyük Gölet" öyle bir şeyler. | Open Subtitles | "و أظن أن هذا يعني "الشلال الصغير أو "البحيرة الكبيرة" أو شيء ما |
Ben bir kez için onun hakkında taşkınlık dinlemek zorunda değilsiniz anlamına geliyor. | Open Subtitles | أوه ، أظن أن هذا يعني أنني لا أستطيع أن أستمع إليك وأنت تسترسل عنها قليلاً |
Sanırım bu, seninle gerçek randevulara başlayabileceğimiz anlamına geliyor. | Open Subtitles | أظن أن هذا يعني أنه سيمكنني أن نتواعد جدياً |
Sanırım bu daima beraber olacağımız anlamına geliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أننا سنكون معاً دائماً |
Sanırım bu Disney World'e gitmiyoruz demek oluyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني بأننا لن نذهب لعالم ديزني |
Sanırım bu demek oluyor ki yine de babamın yanında olacağım. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أن هذا يعني أني سأكون بجانب والدي. |
İşe geri dönmeliyiz demek oluyor bu. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أننا يجب أن نعود إلى العمل |