"أن يحصل" - Traduction Arabe en Turc

    • olmalı
        
    • olması
        
    • olamaz
        
    • olmadan
        
    • olmasını
        
    • elde
        
    • sahip
        
    • almaya
        
    • almadan
        
    • olacağını
        
    Bu değişiklik kamu oylamasından önce olmalı ki sonuçları adil ve eşit olsun. Open Subtitles يجب أن يحصل هذا التغيير ..قبل التصويت العام كي تكون نتائجه عادلة وتمثيلية
    Kalp hastalığında bu olması gerekiyor, ve zamanı geldi. TED وهذا يجب أن يحصل في أمراض القلب ، لقد حان الوقت
    "İmkansız, bu olamaz," diyorlar. TED ولكنهم قالو هذا مستحيل لايمكن أن يحصل ذلك
    Bir şey olmadan önce AJ onları bulduğu için çok şanslıyız. Open Subtitles أنت محظوظ أن آي جاي وجدها قبل أن يحصل شيء آخر
    Vincent'in bir erkek kardeşi olmasını istiyorduk, beraber oynayacağı bir kardeş. Open Subtitles نحنُ نريد فينسنت أن يحصل على أخ كما تعلم ليلعب معهُ
    ...seni elde edince de, tüm rezillikleri meydana çıkar. Open Subtitles لكن بمجرد أن يحصل عليك كل الامور السيئة تظهر
    Oh, baba, sen bir evladın sahip olabileceği en iyi babasın! Open Subtitles يا أبي ، أنت أفضل أب بإمكان للولد أن يحصل عليه
    Porto Rikolular hepsini almadan önce kazı kazan almaya gidiyorum. Open Subtitles حسناً، أنا ذاهب لشراء شطابة قبل أن يحصل عليها البورتوريكين.
    Ve bunun sadece temizleyici bir ateşle mümkün olacağını biliyordum. Open Subtitles وعرفت أن ذلك لايمكن أن يحصل إلا بواسطة نار تطهيرية
    Sizin hakkınızdaki bu veri iletilebilir olmalı, sadece bir kere yapmalasınız ve hepsi bu kadar olmalı. TED كل البيانات المتعلقة بك يجب أن تنقل، ويتوجب عليك فعل ذلك مرة واحدة وكل شئ يجب أن يحصل.
    Hayır, hemencecik yakmalı, sürpriz olmalı. Open Subtitles لا، يجب أن يحصل هذا على الفور بشكل مفاجيء
    Çaresizlik içinde olgunlaşmadan önce bir konukçu aramış olmalı. Open Subtitles يجب أن يحصل على جسم مضيف قبل أن يكتمل نضجه
    Asıl istediğimiz gelişimin sürekli olması mucit ve mühendislerin ve üreticilerinde ve herkesin aynı anda çalışması, fakat bu verimsiz olabilirdi eğer bu paralel ve açık bir süreç olsaydı. TED ما نريده حقا هو أن يحصل هذا الابتكار باستمرار. المخترع والمهندسون والمصنعون والجميع يعملون في نفس الوقت، لكن هذا سيكون عقيما إن كان هذا يحصل في عملية موازية وغير متقاطعة.
    Ve bunun olması için köyün yaşlıları, ileri gelenleri ve dini liderleri ile bir araya gelmemiz gerekti. TED و من أجل أن يحصل هذا، احتجنا أن نجمع كبار القرية سوياً، احتجنا أن نجمع قادة العشائر سوياً، الزعماء الدينيون.
    Bu oluyor olamaz. Benim ilk ücret kaybetme edilemez. Open Subtitles هذا لا يمكن أن يحصل لا يمكنني أن أخسر أول أعواني
    olamaz, olamaz. Mümkün değil. Open Subtitles أقصد ، هذا لا يمكن ، لا يمكن لا يمكن أن يحصل
    Tamam, başka bir aksilik olmadan bu işi yapalım! Open Subtitles حسناً، لنقم الاحتفال في هذا الموعد قبل أن يحصل شيء آخر خاطيء
    Bunun olmasını istemiyoruz. Doktor'un burada oluş amacı da budur. Open Subtitles لا نريد لهذا أن يحصل لذلك الدكتور موجود هنا لمساعدة
    Bizi dokunuşlarıyla ya da kokularıyla elde edecekler. Open Subtitles أنها يمكن أن يحصل داخل لنا من خلال اللمس أو العطر.
    sahip olduğumuz şeye, kimsenin sahip olmasını istememe nedenimizi çok iyi anlıyorum artık. Open Subtitles أتفهم تماما الآن لماذا لا نريد لأي شخص آخر أن يحصل على مالدينا.
    Sonra Arthur ölür ve Henry, kardeşinin dulunu kendisine almaya karar verir. Open Subtitles ماذا عن موت آرثر، قرر هنري أن يحصل على أرملة أخيه آرثر.
    Bu FBI onu almadan önceki son şansımız. Open Subtitles هذه فرصتنا الأخيرة قبل أن يحصل مكتب التحقيقات الفيدرالي عليه
    - Bunun olacağını korkuyordum. - O sözü olabilir. Open Subtitles كنت خائفة من أن يحصل هذا كان يمكنك أن تذكري هذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus