Charlie beni öpmek istedi, tabi buna hakkı var. | Open Subtitles | ..تشارلي أراد أن يقبلني ..ولديه كل الحق في ذلك |
Hoşlandığım adamın beni öpmek yerine bekletmesinden. | Open Subtitles | عندما انتظر وقتاً طويلاً لرجل أحب أن يقبلني |
O oradaydı ve beni öpmek istediği ortadaydı. | Open Subtitles | كان هناك، وهو بكلّ وضوح أراد أن يقبلني. |
Savaşın bittiği gün beni öpmeye çalıştı. Thames Nehri'ne attım onu. | Open Subtitles | لقد حاول أن يقبلني في يوم النصر "وأوقعت به في نهر "التايمز |
beni öpmeye çalıştı. | Open Subtitles | لقد حاول أن يقبلني |
Ama sonra beni öpemeyeceğini çünkü evli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | و لكنه ثم قال أنه لا يستطيع أن يقبلني لأنه متزوج |
Ama beni öpemeyeceğini evli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ولكنه ثم قال أنه لا يستطيع أن يقبلني لأنه متزوج |
Senin gibi tatlı bir adam beni öpmek istiyorum bile . | Open Subtitles | حتى عندما يكون الرجل الحلو مثلك تريد أن يقبلني . |
O oradaydı ve beni öpmek istediği ortadaydı. | Open Subtitles | كان هناك، وهو بكلّ وضوح أراد أن يقبلني. |
Ve kime denk gelirse beni öpmek zorunda. | Open Subtitles | ومن تشير عليه, يجب أن يقبلني. |
- Doug yine beni öpmeye çalışıyor . | Open Subtitles | -دوغ حاول أن يقبلني مرة أخرى . |
Beni öpüp öpemeyeceğini sordu. | Open Subtitles | طلب مني أن يقبلني |