"أهم بكثير" - Traduction Arabe en Turc

    • daha önemli
        
    • çok daha büyük
        
    Şu an, sabah kahvelerini aldığın o tuhaf gazete bayiinin geleceği için endişelenmekten çok daha önemli şeyler var. Open Subtitles لدي أمور أهم بكثير لأقلق بشأنها الآن أهم من مصير كشك الجرائد السخيف الذي تشتري منه قهوتك في الصباح
    Ama çoğu zaman yaptığım bundan çok daha önemli oluyor. Open Subtitles و لكن الجزء الأكبر هو شئ أهم بكثير من ذلك
    Ama sanatçı olarak gelişiyorsun ve bu para kazanmaktan daha önemli. Open Subtitles أجل، لكنها تنمي موهبتك كفنان وهذا أهم بكثير من جني المال
    AA'daki biriyle konuşması lazımdı ve bu senin herkesin götünü yalamasını sağlayacağını sandığın aptal dizi bölümünden çok daha önemli. Open Subtitles وأراد التحدث إلى شخص ملتحق بالبرنامج وهذا أهم بكثير من حلقتك التلفزيونية السخيفة التي تود من الجميع أن يتملقوك بشأنها.
    Futbol maçlarını kazanmaktan çok daha büyük şeyler var kaderinde. Open Subtitles هناك أشياء يمكنك فعلها أهم بكثير من الفوز في مباريات كرة القدم
    Ama aynı zamanda burada durup şöyle diyorum, yolculuğun hedeften daha önemli olduğu hakkındaki klişeyi biliyorsunuz. TED لكنني أقف هنا أيضا أخبركم، هل تعرفون، العبارات المكررة عن كون الرحلة أهم بكثير من الوجهة؟
    Bu yeni ortaya çıkan "görsel" kültürde mükemmel görünmek gerçeklikten çok daha önemli. TED في هذه الثقافة المرئية الجديدة مظهر المثالية أهم بكثير من الواقع
    Çabuk ve basit fiziksel doyumdan çok daha önemli şeyler var. Open Subtitles تحكم بنفسك يا الهي يا رجل هناك أمر أهم بكثير من إشباع رغبات جسديه ماديه تافه
    O şirkette bir yerinin olması bu aptal işten daha önemli. Open Subtitles منصبٌ في شركته أهم بكثير من عملك المستقل السخيف هذا
    -Baba karım anlıyor. İşlerin yürümesi daha önemli. Open Subtitles هي تفهمت ذلك المحافظة على سير العمل أهم بكثير
    -Baba karım anlıyor. İşlerin yürümesi daha önemli. Open Subtitles هي تفهمت ذلك المحافظة على سير العمل أهم بكثير
    Kendi hayatının herkesinkinden daha önemli olduğunu düşünen bir tür. Open Subtitles النوع الذي يعتقد أن حياته أهم بكثير من حياة أي شخص آخر
    Bu daha önemli. beni sevmek zorunda değil,tanrım benim için çalışsın yeter. Open Subtitles إنه أهم بكثير لم يكن مطلوبا من الله أن يُحبّنى
    Benim uğruna savaştığım şey hepimizden daha önemli. Open Subtitles ما أقاتل من أجله أهم بكثير من أي واحد منا.
    Bu, video oyunlarından ve mastürbasyondan daha önemli, değil mi? Open Subtitles أهم بكثير من ألعاب الفيديو والأستمناء.. صحيح?
    Dinle çocuk, senin bowling ortalamandan daha önemli şeyler var. Open Subtitles أنصتي يا فتاة هنالك أمور أهم بكثير من معدلكِ بلعب البولنغ
    Onun şu an üzerinde olduğu dava çok daha önemli. Open Subtitles القضية التي يعمل فيها الآن هي أهم بكثير.
    Hey, sizinkilerden daha önemli bir şey söylemek zorundayım. Open Subtitles ما أريد أن أقوله أهم بكثير من أي شيء تريدون قوله
    Her zaman iktidarın paradan daha önemli olduğunu söylemişimdir. Open Subtitles أقول دائماً أن السلطة أهم بكثير من المال.
    Hala hayatta olan annen için anma töreni planlamaktan daha önemli işlerin olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles كنت أفكر في الواقع أن لديك أشياء أهم بكثير للقيام من وضع خطة لخدمة النصب التذكاري لأمك،
    Babanla ilişkine mal olmuş olmasına rağmen. Ama çok daha büyük sorunlarım var. Open Subtitles حتّى بعدما كلّفتك علاقتك بأبيك، لكن لديّ اهتماماتٍ أهم بكثير.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus