Biyopsi damar çeperlerinde akvuvar bulunduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | يظهر الفحص خلايا دم بيضاء بجدران أوعية الدم |
Aynı hatayı yapan damar cerrahları tanıyorum üstelik hareket eden bir ambulansta olmadıkları hâlde. | Open Subtitles | أعرف جراحي أوعية دموية وقعوا في نفس الخطأ وهم لم يكونوا في سيارة اسعاف متحركة |
şu anda bitirmem gereken üç kase yengeç çorbası var. | Open Subtitles | لكن الآن لدي 3 أوعية من حساء الحلزون الصدفي لإكمالها |
Düşmüş kardeşlerimiz umduğumuzdan daha hızlı beden buluyorlar. | Open Subtitles | أشقّائنا وشقيقاتنا الهابطون يجدون أوعية لهم بأسرع ممّا أملنا يومًا |
Kan damarlarını 3-D yazıcı ve biyo mühendislikle elde etmiştik. | Open Subtitles | لدينا أوعية دموية مهندسة حيويًا من طابعات ثلاثية الأبعاد. |
Evet. Birkaç kavanoz var. | Open Subtitles | نعم، عدة أوعية |
Bunlar öyle sıradan salata kaseleri değil. Bunlar birinci kalite hediyeler. | Open Subtitles | أعني, هذه أوعية للسلطة لا ترسل عبر البريد إنها الهدايا الأولى |
çiçekçiden aldığım bir kaç saksı çiçeği dışında | Open Subtitles | لذا بإستثناء بضعة أوعية نبات مِنْ بائعِ الزهور، |
Bu gerçekten gerekli mi? Beyin anevrizmasından ölmek üzereyim. Bir kalp denetleyicisine bağlanmak ne işe yarar ki? | Open Subtitles | . أوشكت أن أموت بتمدد أوعية المخ ما الذي سيفعله جهاز فحص القلب ؟ |
vaskülit olsa, fabrikada çalışabilecek kadar güçlü olamazdı. | Open Subtitles | ولو كان لديها التهاب أوعية لكانت أضعف من أن تعمل في مصنع |
Ancak herhangi bir iki hastanın parmağında farklı boyutta kan damarları olacaktır. | TED | لكن لا يحمل مريضان أوعية دموية متشابهة الحجم في إصبعهما. |
Bu kızlar kör kütük sarhoş, birileri kusma kovalarını getirsin. | Open Subtitles | هؤلاء البنات ثملات فليحضر أحدكم لهن أوعية للاستفراغ |
Ancak hala anlayamadığı bir şey var şu lanet atıştırmalık kaselerini tam doldursanıza. | Open Subtitles | أتعلم أمرًا أنا لا أفهم... إملأ أوعية الوجبات الخفيفة بأكملها. |
Bu da kafatasının ana damarlarının parçalanmasına sebep olmuş. | Open Subtitles | ما تسبب في تمزق أوعية رئيسية بالجزء العلوي من الجمجمة |
Bana temizlemem için radyal damar ver altın bulmuş gibi olurum. | Open Subtitles | أعطني أوعية كعبرية لعلاجها وأشعر بأنني كالذهب |
O ve ailesi atar damar şişkinliği denen şeyden fazlasını hak ediyorlardı. | Open Subtitles | تلك الفتاة وأهلها استحقوا تفسيرًا أفضل بكثير من تمدد أوعية. |
Ve şuna bak, zeytin çekirdekleri için kristal bir kase, böylece onları eline tükürmek zorunda kalmazsın. | Open Subtitles | وتفقد هذا، أوعية كريستالية لأجل بذور الزيتون حتى لا تضطر لبصقهم بيدك |
Kardeşlerimizin bir çoğu beden bulmak için dolaşıyor ve korkuyorlar. | Open Subtitles | أخواتنا وإخوتنا الكثير منهم يطوف من أجل أوعية مُعظمهم خائفُ للغاية... |
Doug McClain'in damarlarını ve hücrelerini dondurma işlemi için hazırladık. | Open Subtitles | وتحضير أوعية دم " داغ ماكلين " وخلايا لتخزين الإنبعاث المستقبلي |
Evet. Birkaç kavanoz var. | Open Subtitles | نعم، عدة أوعية |
Herşeyi olan bir adama göre küçük kaseleri var. | Open Subtitles | لرجل لديه كل شيء ، لديه فقط أوعية صغيرة آسف |