"أوقاتاً" - Traduction Arabe en Turc

    • zamanlar
        
    • zamanlardı
        
    • vakit
        
    • günler
        
    • dönemdi
        
    • günlerdi
        
    • zamanlarımız
        
    • anlar
        
    Ve dilediğin zamanlar olmayabilirdim. Open Subtitles وربما سيكون هناك أوقاتاً تتمنون فيها لو لم أكن هنا
    Vicdanımın hangisi önce gelir diye sorduğu zamanlar oldu. Open Subtitles لقد كانت هناك أوقاتاً حين يسألني ضميري عن أولويّة الأشياء.
    Muhteşem zamanlardı -- uzun uzadıya gece sohbetleri, arkadaş olmalar ve aslında, birbirimizden hoşlanmalar. TED كانت أوقاتاً رائعة، تحدثنا لليالٍ طويلة، أصبحنا أصدقاء وأخيراً وقعنا في حب بعضنا.
    Öyle az bilip, öyle kolay eğleniyorsunuz ki, anlaşılan, hoş vakit geçireceğim. Open Subtitles يبدو أنكم تعرفون القليل و ترفهون عن أنفسكم بسهولة إننى أتوقع أوقاتاً سعيدة معكم
    Tamam, şey, iyi ki doğdun. Oldu mu? iyi günler. Open Subtitles حسناً ، تمتعي بعيد ميلاد سعيد ، أوكي أوقاتاً سعيده
    Ve Kigali'de, bu iki şey yaparak iki buçuk yıl kadar yaşadım, ve bu hayatımdaki sıradışı bir dönemdi. TED ولذا، فقد عشت في كيغالي حوالي سنتين ونصف، أفعل هذين الشيئين، وقد كانت أوقاتاً غير إعتيادية في حياتي.
    Çok zor günlerdi, ama nitelikli insanlar yetiştirildi; Open Subtitles لقد كانت أوقاتاً عصيبة, ولكنها أنتجت مميزات فى الأشخاص لن تصبح لديكم ابداً.
    Ama güzel zamanlarımız oldu. Her şey kötü değildi. Open Subtitles عشنا أياماً سعيدة لم تكن كلها أوقاتاً سيئة
    Zor zamanlar geçirdim, cenazeyi planlamak filan. Open Subtitles لقد كانَت أوقاتاً عصيبَة التجهيز للجنازَة و كُل شيء
    Muhtemelen sizin yaşlı adamdan da duyduğunuz gibi, o ve ben tıp okulunda oldukça çılgın zamanlar geçirmiştik. Open Subtitles ومن المحتمل أنك سمعت من والدك أنا وهو قضينا أوقاتاً جميلة في جامعة الطب
    Muhtemelen sizin yaşlı adamdan da duyduğunuz gibi, o ve ben tıp okulunda oldukça çılgın zamanlar geçirmiştik. Open Subtitles ومن المحتمل أنك سمعت من والدك أنا وهو قضينا أوقاتاً جميلة في جامعة الطب
    Evet, bazı şeylerin çok farklı olduğu zamanlar vardı. Open Subtitles نعم عشتُ أوقاتاً كانت الأمور فيها مختلفة
    Çoğunuzun da bildiği üzere son zamanlar da birkaç denemem oldu. Open Subtitles كما يعرف كثير منكم واجهت أوقاتاً عصيبة مؤخراً
    Bazı zamanlar dua edip dayanmaya çalıştım sadece. Open Subtitles عندما تواجه أوقاتاً لا يسعك عندها سوى أن تدعو وتصمد
    Güzel zamanlardı. Hala oldukça ateşliyim. Open Subtitles أوقاتاً رائعة أنا ماأزال اتمتع بأثارة جميلة
    Her şeyin üstüne limon sıktı. Yine de güzel zamanlardı. Open Subtitles قضى ذلك على كل شيء, ولازالت أوقاتاً ممتعة
    Çok zor zamanlardı çünkü açlık çekiyorduk. Open Subtitles كانت أوقاتاً صعبة أذ كنا نعانى من الجوع
    Kızım için şunu söylemeliyim ki çok iyi vakit geçiriyor. Open Subtitles سأقوم بإخبار ابنتي بذلك ستقضي أوقاتاً ممتعة
    "Her şeye rağmen çaldılar, iyi vakit geçirdiler..." Open Subtitles هم سرقوا رغم كلّ شيء طماعون ، فقد كان لديهم أوقاتاً جميلة
    Erkek arkadaşlarıyla çok vakit geçiriyorlar. Tek kastettiğim buydu. Open Subtitles و هم يقضون أوقاتاً كثيرة مع أصدقائهم و هذا كل ما عنيته بقولى ذلك
    Tabii ki uyuşturucularla ve bağımlılığın getirdiği ruh hâliyle çok zor günler geçirdi. Open Subtitles وطبعاً واجهت أوقاتاً عصيبة مع المخدرات، وأيضاً شخصيتها بعد ذلك
    Ama sen gittikten sonra o zor günler geçirdi. Open Subtitles لكن الحقيقة هي أنّك عندما رحلت، فقد عانت أوقاتاً قاسية.
    Karanlık bir dönemdi, Harry. Open Subtitles لقد كانت أوقاتاً مظلمة يا هاري..
    İyi günlerdi. Open Subtitles كانت أوقاتاً جيدة
    Bilirsin, harika zamanlarımız oldu. Open Subtitles و تخبرها أنكما قضيتما أوقاتاً رائعة معاً و تلك هي الذكريات التي ستعزها دائماً
    Bazı anlar olurdu ki, merak ederdim. Open Subtitles ولكن كان هناك أوقاتاً ، ولحظات .. عندما اصبحت فضولياً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus