"أوقاتٍ" - Traduction Arabe en Turc

    • zamanlarda
        
    Böyle zamanlarda temele inmek asıl değerlere geri dönmek en iyisidir. Open Subtitles حسناً، في أوقاتٍ كهذه فأفضل شيء هو العودة للأساسيات قيمكَ الرئيسية
    Aslında, aile içinde, bireyle farklı zamanlarda kontrolü ele alır. Open Subtitles الأمر هو في العوائل الناس يأخذون المسؤوليه في أوقاتٍ مختلفه
    Gösteriyi senin için tasarladığımızda o rengi belli zamanlarda nasıl hissettiğini söylemek için kullanacağız. TED عندما نصممُ العرض من أجلكم، سنستخدمُ ذلك اللون لنخبركم كيف تشعرون في أوقاتٍ محددة.
    Kendime sormaya başladım. Böyle zamanlarda fikirleri, gerçekleri ve insanları birleştirmek kimin görevidir? TED وجدتُ نفسي أسأل: من هو الذي وظيفته في أوقاتٍ مثل هذه ربط الأفكار، الحقائق الواقعية، والناس؟
    Böyle zamanlarda ekümenik davranmamız gerekir. Open Subtitles مِنَ المُهِم في أوقاتٍ كهذه أن نَبقى عالَميين
    ...bunu her gün farklı zamanlarda yapın,.... ...çünkü alışkanlıklarınızı öğrenirler. Open Subtitles تأكد من أن تفعل ذلك في أوقاتٍ مختلفه من اليوم لأن التمساح يتعلّم الروتين الخاص بك
    Böyle zamanlarda yalnız olmak istemezsin. Open Subtitles في أوقاتٍ كهذه.. أنتَ لا تريد البقاء وحيداً
    Bence bu gibi zamanlarda etrafında arkadaşlarının ve ailenin olması önemli. Open Subtitles في أوقاتٍ كهذه أعتقد أنه من المهم أن تكون محاطاً بالأصدقاء وأفراد العائلة
    Farklı günlerde, farklı zamanlarda gelip giderdi. Open Subtitles لا, لقد كانَ يأتي ويغادرُ في أوقاتٍ وأيامٍ مختلفةٍ
    Böyle zamanlarda, silahını masanda bırakacağına yanında taşırsan daha güvende his ederim. Open Subtitles في أوقاتٍ كهذه، أتمنّى لو كنت أكثر إرتياحاً بحمل مُسدّس معك، وليس وضعه على طاولتك.
    Böyle zamanlarda insanlar birilerine güvenmek isterler. Open Subtitles الناس يحتاجون شخصًا ليؤمنون به في أوقاتٍ كهذه. هذا ليس أمرًا سيّئًا.
    Bak, bu gibi zamanlarda kime güveneceğine dikkat etmelisin. Open Subtitles اسمعي، في أوقاتٍ كهذه يجب أن تكوني حذرة بشأن من الذي تثقين به.
    Sadece farklı zamanlarda geldik. TED ولكننا وصلنا في أوقاتٍ مختلفة.
    Boyle zamanlarda, seytan cok yakindadir. Open Subtitles وفي أوقاتٍ كهذه، لا يكون الشيطان بعيداً
    Böyle zamanlarda, şeytan çok yakındadır. Open Subtitles وفي أوقاتٍ كهذه، لا يكون الشيطان بعيداً
    Önemli zamanlarda hep kötü şeyler söylüyorsun. Open Subtitles دائماً تفول أموراً كهذه في أوقاتٍ مهمة
    Bu gibi zamanlarda İncil'de geçen sözler her zaman aklımın bir köşesindedir. Open Subtitles في أوقاتٍ كهذه كلمات "سفر الجامعة" تدور في بالي دوماً
    Böylesi zamanlarda, kendine güvenini ortaya çıkarmalısın. Open Subtitles يجب أن تدٌب الثقة فيهم! خاصةً في أوقاتٍ كهذه.
    Farklı zamanlarda giderdi. Open Subtitles إنَّهُ يغادرُ في أوقاتٍ مختلفة
    Diğer zamanlarda da sırf kan görüyorum. Open Subtitles في أوقاتٍ أُخرى أرى الدّماء.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus