"أومني" - Traduction Arabe en Turc

    • Omni
        
    • yönlü
        
    Omni Shoreham Otel'inin mini barları olmadığını iddia ediyor. Open Subtitles لقد زعم أن أومني شوريهام ليس لديه ثلاجة حتى
    İnterpol beyaz fosforun bir kısmını gizli bir görevde Omni üyelerinden bir örgütü yakaladığında geri almış. Open Subtitles إستعاد الأنتربول بعضا منه عندما ألقى القبض على مجموعة من أعضاء أومني في عملية سرية
    Şu anda bir Omni giyiyorum, ve adamım, çok rahatım. Open Subtitles أنا أرتدي بُذلة "أومني" الآن و يا رجل.. أنا مرتاحٌ للغاية!
    Omni Shoreham Otel'inde mini barlar yok. Open Subtitles ليس لديهم ثلاجة في فندق أومني شوريهام
    Neyse, rapora göre, Omni sitesindeki bir alarma dün gece siz bakmışsınız. Open Subtitles إذاً وفقاً للعمليات لقد إستجبت لإنذار في مساكن " أومني " ليلة أمس
    Aracın sahibi, DNA araştırması konusunda uzman bir şirket olan Omni'ye ait özel bir laboratuvar. Open Subtitles الشاحنة تنتمي إلى مختبر خاص "تابع لشركة "أومني وهي شركة متخصصة في بحوث الحامض النووي
    Oakwood Gıda saat 10:00'daki toplantıyı iptal etti aynen öğleyin Omni Holding'in ve Dunbar Güvenlik'in 4.00'dekini iptal ettiği gibi. Open Subtitles شركة اوكود الغذائية قامت بإلغاء اجتماع الساعة العاشرة كما شركة أومني القابضة في اجتماع الظهر وكذلك شركة دونبار الأمنية في الرابعة عصراً
    Omni adında bir grup duydunuz mu hiç? Open Subtitles هل سمعت من قبل بمجموعة تدعى أومني ؟
    Norris çalışanlardan birine güvenerek Omni'nin kendi şirketine yatırım yaptığı sırrını söylemiş olabilir. Open Subtitles قد يكون (نوريس) قد واجه أحد موظفيه أن (أومني) كانت تستثمر في شركته
    Omni projesini finanse etmek sermayeye ihtiyaç, Open Subtitles أنّك بحاجة للعاصمة أن تمول مشروع "أومني
    Best Western'de kalırım dedim Omni Otel'de ısrar etti. Open Subtitles اقترحتُ البقاء في فندق (بست وسترن)، لكنّه أصرّ أن يحجز لي في فندق (أومني).
    - Molly Sadler, McCaskill kampanyasını Omni Toplantı Merkezi'nde takip ediyor. Open Subtitles -مولي سادلر) مع حملة (ماكسيكل) ) في مركز مؤتمرات (أومني)
    O zaman Omni bombayı ya Norris'i öldürmek için yerleştirdi ya da bombayı yerleştiren kişiye beyaz fosfor temin etti. Open Subtitles إذا إما أن أومني زرعت القنبلة (لقتل (نوريس أو انها زودت بالفوسفور الابيض للشخص الذي فعل ذلك
    İnterpol, Omni'yle alakalı 10'dan fazla cinayetin şüphelisi olarak gösteriyor onu. Open Subtitles تضعه الإنتربول كمشتبه به في أكثر من عشر جرائم قتل (مرتبطة بـ(أومني
    Omni beyaz fosfora sahip ve Norris'in garajındaki Ferrari'sine ulaştılar. Open Subtitles أومني) لديهم الفوسفور الأبيض) ولديه إمكانية الوصول لسيارة (نوريس) الفيراري في الحلبة
    Natalija Tutic ve Omni'yle bağlantısı var. Open Subtitles ناتاليا توتيك)، وثمة ما يربطها) (بـ(أومني
    Kulüp Omni'nin aşı için çıkış planı. Open Subtitles لقد كان المضمار خطة (أومني) لتهريب الللقاح
    Interpol, Vuksan'ı Omni'nin üst düzey bir üyesi olarak kaydetmiş. Open Subtitles (تصنف الإنتربول (فوكسان (كعضو بارز في (أومني
    Bu, başından beri Omni'nin işiydi. Open Subtitles لا، (أومني) كانت منخرطة بهذا منذ البداية
    Norris'i öldüren bombayı sen yerleştirmediysen o zaman hangi Omni yoldaşınız yerleştirdi? Open Subtitles إذن، إن لم تكن أنت من زرع (القنبلة التي قتلت (نوريس (فأي واحد من أتباعك من (أومني قام بذلك؟
    Sahayı gördün.... ...bu çok yönlü tekerlerin oradaki engelleri aşmasının imkanı yok. Open Subtitles لقد رأيت الميدان. من المستحيل أن تقوم عجلات أومني هذه بالتمكن من تخطي العوائق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus