Dürüst olmak gerekirse yüzyıllar boyunca bunu ben de bir ya da iki kere düşündüm. | Open Subtitles | إذ أنّي شخصياً فكّرتُ بذلك مرّة أو مرّتين. خلال قرون، لأصدقكِ القول. |
Son altı ayda onu bir ya da iki kere görmeye gelen erkek bir hastayı arayacaksın. | Open Subtitles | أنت ستبحث عن مريض ذكر لأوّل مرّة الذي حضر لرؤيتها مرّة أو مرّتين |
Bir ya da iki kere dolaptaki bir şeye bakarken yakalamıştım onu. | Open Subtitles | دخلت عليه مرّة أو مرّتين وهو أمام تلك الخزانة |
Sanırım bir veya iki defa başıma geldi. | Open Subtitles | واجهت من المحتمل فقط حول كلّ شيء مرّة أو مرّتين. |
Genelde, yılda bir veya iki kez Sicilya'ya gelirler... | Open Subtitles | (في الغالب هم يأتوا إلى (صقلية مرّة أو مرّتين في العام |
Kızının kazasından sonra bir iki kez gördüm onu. Farklıydı. | Open Subtitles | رأيته مرّة أو مرّتين بعد حادث ابنته كان مختلفاً. |
Şu oturduğu yerde bir ya da iki kez bulundum hiç şansın olmadığını düşünürsün. | Open Subtitles | أنا كنت هناك نفسي مرّة أو مرّتين الحقّ الساكن حيث أنّ هو الآن... لا يفكّر بأنّك عندك فرصة. نعم؟ |
Onları yalnızca bir ya da iki kez gözetledim. | Open Subtitles | لقد تلصصتُ عليهم مرّة أو مرّتين فحسب. |
Gerçek şu ki ayda bir ya da iki kez masaj salonuna gidiyorsun ve parasını da caddenin karşısındaki 7-Eleven'ın ATM'sinden çektiğin buruşuk 100 dolar ile ödüyorsun. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنّك تزور صالون للتدليك مرّة أو مرّتين في الشهر، والذي تدفع ثمنه بورقة 100 دولار مُجعّدة تُخرجها من آلة الصرف الآلي في الشارع المُقابل. |
Bir ya da iki defa. | Open Subtitles | مرّة أو مرّتين. |
Pekala, bir veya iki kere. | Open Subtitles | حسناً، مرّة أو مرّتين. |
Bir veya iki kişi. | Open Subtitles | أجل ، مرّة أو مرّتين. |
Sanırım seni bir veya iki defa öldürebilirdim. | Open Subtitles | كدت أقتلك مرّة أو مرّتين |
Sanırım seni bir veya iki defa öldürebilirdim. | Open Subtitles | كدت أقتلك مرّة أو مرّتين |
Aynı düşünce bir iki kez benim aklımdan da geçmedi değil. | Open Subtitles | خطرت في بالي الفكرة ذاتها مرة أو مرّتين |