"أيفرسون" - Traduction Arabe en Turc

    • Iverson
        
    Analiz uzmanlarımız, "Iverson" ve "Royce Global" kelimelerini yakalamak için Echelon'u kullanıyor. Open Subtitles المحللون لدينا إستخدموا ال"إيشيلون" ليحصروا إلكترونياً الكلمات "أيفرسون" و "رويس العالمية".
    Iverson benimle buluşmayı özel bir şey için mi işimle ilgili bir şey için mi istedi diye mi soruyorsun? Open Subtitles هل تسألني لأنك تريد ان تعرف إذا كان (أيفرسون) كان إتٍ لرؤيتي بخصوص شيء شخصي أو بخصوص وظيفتي؟
    Woodrow Wilson Iverson 18 yıl önce yarbayken donanmadan emekli olup Royce Global Grup'a girmiş. Open Subtitles (وودرو ويلسون أيفرسون) تقاعد من البحرية. برتبة قائد عسكري منذ 18 عام لينضم إلى مجموعة "رويس" العالمية،
    Woody Iverson'la ben Jonathon Royce için çalışmaya aynı zamanda başladık. Open Subtitles انا و (وودي أيفرسون) بدأنا العمل لدى (جوناثان رويس) تقريبا في نفس الوقت.
    Iverson neden Washington'daydı Bay Mayfield? Open Subtitles لماذا كان (أيفرسون) في "واشنطن"، سيد (مايفيلد)؟
    Iverson havaalanından sonra nereye gidecekti biliyor musunuz? Open Subtitles أين كان (أيفرسون) سيذهب بعد مغادرته المطار؟
    Tamam dedi. Yani Iverson'ı son gördüğünüzde DiNozzo'yla birlikteydi? Open Subtitles إذن، آخر مرة رأيت (أيفرسون)، كان مع (دينوزو)؟
    Hiç G5'e bindin mi? Bambaşka bir dünya. Uçakta Iverson'la konuştun mu? Open Subtitles إنها عالم آخر مختلف. هل تحدثت مع (أيفرسون) خلال الرحلة؟
    - Iverson'ı sağ gören son kişi sensin. Open Subtitles كنت آخر شخص يشاهد (أيفرسون) على قيد الحياة.
    Iverson şehre taksiyle gidiyordu. Open Subtitles (أيفرسون) كان سيستقل سيارة أجرة داخل المدينة. طلبت منه أن أتشارك معه.
    Iverson'ın cep telefonundaki not defterindeki son giriş 04.42'deydi. Open Subtitles قام به (أيفرسون) على مفكرة هاتفه كان في الساعة 4:
    Iverson'ın gecenin bir yarısı niye kolon kliniğini aradığını mı? Open Subtitles اكتشفت لماذا كان (أيفرسون) يتصل من أجل علاج القولون في منتصف اليل؟
    Iverson niye bindiği taksinin numarasını not almış? Open Subtitles وما الذي يجعل (أيفرسون) يصنع ملاحظة من رقم سيارة الأجرة ؟
    Iverson'ı öldüren kimse ceplerinde bir şey aramış. Open Subtitles أياً كان من قتل (أيفرسون) فتش في جيوبه، باحثاً عن شيئاً ما.
    Belki Iverson o şey her neyse taksiye sakladı. Open Subtitles ربما (أيفرسون) أخفى هذا الشيء في السيارة.
    Taksici, Iverson'ın oldukça tuhaf davrandığını söyledi. Open Subtitles السائق قال أنّ (أيفرسون) كان يتصرف بإرتياب شديد.
    Woody Iverson bana bunu mu göstermek istiyormuş? Open Subtitles هذا ما كان يريد أن يريني أياه (وودي أيفرسون) ؟
    Woody Iverson'ı duyunca çok şaşırdım. Open Subtitles لقد صُدمت عندما سمعت عن (وودي أيفرسون).
    Iverson'la uçakta hiç konuşmadın ama şehre inerken aynı taksiye bindiniz. Open Subtitles أنت لم تتحدث مع (أيفرسون) في الطائرة... لكنك... تشاركت معه سيارة الأجرة في المدينة؟
    Bu da maktulümüz Woody Iverson. Open Subtitles و هذا (وودي أيفرسون)، ضحيتنا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus