Ellen, Missie'ye hamileyken o da tıpkı senin gibi göbeğini tutardı. | Open Subtitles | عندما كانت أيلين حامل بميسى كانت تمسك بطنها كما فعلتى الأن |
Ellen, benim de senin yaşlarında bir kızım vardı. | Open Subtitles | هل تعلمين يا أيلين... كان عندي أبنة في نفس عمرك بالضبط |
En ufakları, Ellen, harika bir balerin olacaktı ama kardeşleriyle basketbol oynarken bileğini kırdı. | Open Subtitles | صغيرتي الجميلة أيلين المفروض أن تكون راقصة باليه شهيرة... حطمت ركبتها في لعبة كرة سلة مع أخوتها. |
Bizim şarkımız, Eileen. Şarkıyı senin için yazdım. | Open Subtitles | أغنيتنا يا " أيلين " ـ لقد كتبتها من أجلك |
Joe demişken, görünüşe göre Eileen ve Derek Bruno Mars olayında Michael'i izlemeye La Mama'ya gitmişler. | Open Subtitles | "بالحديث عن "جو" , "أيلين و "ديريك" ذهبوا لرؤية مايكل" في ذلك العرض" "عن "برونو مارس" في "لا ماما |
-Ah, evet, kendine bir patron buldun. Pazar saat dokuzda Elaine'de. -Pekala. | Open Subtitles | اوو وجدت مدير الحد الساعة التاسعة عند أيلين |
Ellen, Julie'nin yanına otur. Sam. Haydi, oğlum. | Open Subtitles | أيلين أجلسي قرب جولي ، سام تعال هنا بني |
Ellen, hemen oturabilir misin? Harikasın, Julie. | Open Subtitles | أيلين ، هل بأمكانك الجلوس ، جيد جولي |
Letterman, Leno Oprah, Ellen, Fox, El National Enquirer, Star, Hola! | Open Subtitles | للمذيعين " ليترمان " " لينو " " أوبرا " " أيلين " " فوكس " " أي " لكن لم يرهم أحد بعد وبصراحة |
Evet, Ellen Çelik şirketini satın alıyoruz. | Open Subtitles | نعم ، سنشتري شركة أيلين للحديد - ! ماذا ؟ |
Ellen Çelik ölü bir firma. | Open Subtitles | أيلين للحديد و الصلب شركة ميتة |
Ellen adamın tekiyle gidene kadar içeriye girmemiştim. | Open Subtitles | "لم آتي إلا لحين ذهاب "أيلين مع بعض الأشخاص |
Ne Maggie'nin ölümüyle ne de Ellen'ın kayboluşuyla bir ilgisi olmadığına dair yemin etti. | Open Subtitles | أقسمَ بأن لا علاقة له "بمقتل "ماغي" أو اختفاء "أيلين |
Ellen babamın Tanık Koruma Programı'na girmeden önce... - ...bir anlaşma yaptığını söylemişti. | Open Subtitles | أيلين) قالت أن والدي عقد اتفاقاً قبل أن يذهب إلى) قسم حماية الشهود |
Ellis'e Eileen'in ofisini arattırdım. | Open Subtitles | "لقد طلبتُ من "أيليس "أن يتصل بمكتب "أيلين |
Eileen'le yeni taslak üzerine konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | "أردتُ أن أتحدث إلى "أيلين من أجل العوانين الجديدة |
Eileen her zaman çocuk isterdi. | Open Subtitles | أيلين أردات الأطفال دائماً |
Küçük bir tavsiyede bulunayım, Eileen. | Open Subtitles | "دعيني أعطيكِ نصيحةً صغيرة "أيلين |
Bir dakika, Eileen. | Open Subtitles | "تمهلي "أيلين هل يمكننا أن ننتظر لدقيقة |
Okula gitmeden önceki yazdı ve hastaneden aradıklarında Elaine'nin yanındaydım. | Open Subtitles | كنا في الصيف, و قبل ذهابي الى المدرسة كنتُ عند (أيلين) عندما وردنا الأتصال من المشفى |
Biliyor musun, Elaine'in babası pek çok şey olabilir ama bir katil? | Open Subtitles | أتعلم, والد (أيلين) عبارةٌ عن أشياءَ كثيرة لكن قاتل؟ |
Olay şu Dedektif Aileen Wuornos'dan bir şey almaya kalkarsan İsa Mesih'e yemin ederim ki ben de senin olan her şeyi alırım. | Open Subtitles | هكذا هي , أيها المحقق: جرب و خذ أي شيء من أيلين ورنوس |