"أين أجد" - Traduction Arabe en Turc

• nerede bulabilirim
• nerede bulabileceğimi
• nerede bulacağımı
• nerede bulurum
• nerede olduğunu
• yerini
• nerede acaba
• nerede bulacağım
• nereden bulabilirim
• nereden bulurum
• nereden bulacağım
• nerde bulabilirim
• nasıl bulabilirim
• nerede bulacağımızı
• nerde bulabileceğimi

Eğer böyle biri varsa, bu Mesih'i nerede bulabilirim?
أين أجد هذا السيد المسيح، إذا هناك مثل هذا الشخص؟

Bayan Chevenix, bu Saphra'yı nerede bulabilirim?
سيدتى ,هل يمكنك أخبارى أين أجد هذه السافرا ؟

- Olmaz, bekle! Lütfen. Bunları nerede bulabileceğimi biliyor musun?
إنتظرى , من فضلك أتدرين أين أجد مثل تلك ؟

Seninle olan kişiyi nerede bulacağımı bana söylemelisin.
يجب ان تخبرني أين أجد الشخص الذي كان معك

İzninizle, Kuzeybatı Vadisinin şablonlarını nerede bulurum acaba?
هل يمكن أن تخبرني أين أجد كتاب مخطّط شمال غرب فالي؟

Kimin için çalışıyorsan nerede olduğunu söyle yoksa sıkmaya devam ederim.
أخبرني أين أجد الرجل الذي تعمل لديه أو سأستمر في خنقك

Bn. Lee'nin yerini biliyor musun? - Sanırım.
طائرتي ستقلع خلال ساعة هل تعرف أين أجد السيدة لي؟

Astsubay Niles ve Shrew'u nerede bulabilirim?
لقد عرفت عن نفسـي قل لي أين أجد الملازمين نايلز وشرو

Bay Pizza Kutulu Adam'ı nerede.... ...bulabilirim, biliyor musunuz?
هل من الممكن أن تكون قد تعرف أين أجد سيد بيتزا

Bu arada, şu çıplak kabile kadınlarını nerede bulabilirim?
بالمناسـبة ، أين أجد نساء العشيرة العاريات ؟

Beyler, genç Romeo'yu nerede bulabileceğimi söyleyebilir misiniz?
مممم أيها السادة ، أيمكنكم أن تقولوا لى أين أجد روميو ؟

O çocuğu nerede bulabileceğimi söyleyin, maç devam etsin.
أيستطيع أحدكم اخبارى أين أجد هذا الشخص؟ ويمكنكم انهاء مباراتكم,كل مانريده التحدث معه

Senin kim olduğunu bilmiyorum ama ne yaptığını ve ismini nerede bulabileceğimi biliyorum.
لستُ أعلمُ من أنتَ، ولكنّي أعلمُ ما فعلت وأعلمُ أين أجد اسمك، وحينما أجده،

Toksinleri nerede bulacağımı bana söyleyeceksin geçen her zaman aleyhine yoksa gerçekten işinin takdir edeceksin.
سوف تخبرني أين أجد السموم كل واحدة منها أو سوف تقدر عملك حقا

Gerek yoktu. Annen, bana seni nerede bulacağımı söyledi, King.
لا داعي، والدتك أخبرتنيّ أين أجد مكان عصابتك.

Koca dünyayı gezebilirim ama senin gibi bir adamı başka nerede bulurum?
قد أسافر حول العالم لكن أين أجد رجلاَ مثلك . ؟

Teşekkürler. Bir de, bu profesörü nerede bulurum?
شكرًا لكَ، أين أجد ذلك البروفيسور؟

Sana biraz nasihat vereceğim. Doktor Rojas nerede olduğunu söyle. Burada değil.
أنا سأعطيك نصيحة ، أخبرني أين أجد الدكتورة روجاس

Galiba ben yerini ve kimde olduğunu biliyorum. - Siz kimsiniz?
سعادتك، أعلم أين أجد ذلك الشيء و من أخذه

Şarkıcı nerede acaba, söyler misiniz?
حسنا يا، هل بإمكان أحدكم أن يخبرني أين أجد المغنّي الرئيسي

Bütün dünyayı dolaşabilirim ama senin gibi birini daha nerede bulacağım?
قد أسافر معك عبر العالم لكن أين أجد شخصاَ مثلك ؟

Kuru bir şapka lazım. Ama onu nereden bulabilirim?
أحتاج لقبعة جافة لكن أين أجد واحدة؟

Ve bu kadar kısa süre içinde onun yerine geçecek birini nereden bulurum bilmiyorum.
ولا أعلم أين أجد بديل في وقت قصير

Ama böylesine kendisine işkence etmek isteyen bir adamı nereden bulacağım?
لكن أين أجد مثل هذا الرجل الذي يرغب بالتضحية لنفسه؟

Kuru bir şapkaya ihtiyacım var, nerde bulabilirim biliyormusun?
أحتاج لقبعة جافة لكن أين أجد واحدة؟ إن الوقت متأخر جدا

Söyle bana, bilge karga, o tepeyi nasıl bulabilirim?
أذن، أخبرني أيها الغراب الحكيم أين أجد هذا البرج؟

Kızı ve eseri nerede bulacağımızı söyle.
فقط أخبريني أين أجد الفتاة والقطعة الأثرية

Bak, Aqua'yı nerde bulabileceğimi biliyormusun? Onunla konuşmaya gerçekten ihtiyacım var.
أتعرفين أين أجد أكوا اريد أن أتحدث إليها