"أيّما يتطلّبه" - Traduction Arabe en Turc

    • Ne gerekiyorsa
        
    • elinizden geleni
        
    Ne gerekiyorsa yapacağım. Benden ne istiyorsan, yapacağım. Open Subtitles سأفعل أيّما يتطلّبه الأمر وسأنفّذ أيّما تطلبه منّي
    Ve sevdiğim kişileri güvende tutmak için Ne gerekiyorsa yapacağım. Open Subtitles وإنّي مستعدّة لفعل أيّما يتطلّبه إبقاء أحبّائي آمنين
    Slade'i durdur. Ne gerekiyorsa yap. Bu işi temelli bitir. Open Subtitles افعل أيّما يتطلّبه الأمر، أنهِ هذا الشرّ للأبد.
    Sana bunu söylediğim zaman sakın beni anlamamazlık yapma. Bunu engellemek için Ne gerekiyorsa yapacağım. Open Subtitles ولا تخطئ فهمي حين أخبرك بهذا، سأفعل أيّما يتطلّبه الحؤول دون إيذائها.
    Ama o gün de gelecek; o yüzden elinizden geleni yapın yine. Open Subtitles لكن ذلك اليوم آتٍ، لذا يجدر أن تفعلوا أيّما يتطلّبه الأمر.
    Savaş zamanı ayrı görüş paylaşmak bizim için yabancı bir şey değil fakat aynı zamanda savaşı kazanmak adına şu ana kadar Ne gerekiyorsa onu yapmışızdır. Open Subtitles لسنا بغرباء على الخلافات في ساحة القتال لكن لدينا تاريخًا طويلًا جدًّا من فعل أيّما يتطلّبه الفوز بالحرب.
    Sen tüm bunlar bitene kadar, Ne gerekiyorsa yapmak zorunda olduğunu söyleyip duruyorsun kendine. Open Subtitles إنّك... لا تنفكي تقنعين نفسك أنّك ستواصلين فعل أيّما يتطلّبه الأمر ريثما ينتهي هذا.
    Her Ne gerekiyorsa yaparım. Rose'a ulaşabildiniz mi? Open Subtitles سأفعل أيّما يتطلّبه الأمر، لذا هل تمكنت من الإتّصال بـ (روز)؟
    Oliver, bu benim hatam. Nyssa'ya Merlyn'in peşinden gitmesini söyledim. - Ne gerekiyorsa yapmasını söyledim. Open Subtitles (أوليفر)، هذا ذنبي، فقد حرّضتها لمطاردة (ميلرن) وفعل أيّما يتطلّبه الأمر.
    Pekala Kabarcık, gelecek yıl o puştu yenmem için Ne gerekiyorsa söyle bana. Open Subtitles حسنٌ يا (بابلز)، أيّما يتطلّبه هزم ذلك الأخرق العام المقبل، قله فحسب.
    Ne gerekiyorsa yaparım. Open Subtitles سأفعل أيّما يتطلّبه الأمر
    Söz ver bana Marcel. Hayatta kalmak için Ne gerekiyorsa yapacaksın. Open Subtitles اوعدني يا (مارسِل) أن تفعل أيّما يتطلّبه الأمر لتظلّ حيًّا
    Ne gerekiyorsa yapmaya hazırım ama bu soğukkanlılıkla adam öldürmenin çözüm olduğu anlamına gelmez Sara. Open Subtitles إنّي مستعد لفعل أيّما يتطلّبه الأمر لكنّ هذا لا يعني أن القتل بدم بارد هو الحلّ يا (سارّة).
    Oliver, bu benim hatam. Nyssa'ya Merlyn'in peşinden gitmesini söyledim. - Ne gerekiyorsa yapmasını söyledim. Open Subtitles (أوليفر)، هذا ذنبي، فقد حرّضتها لمطاردة (ميلرن) وفعل أيّما يتطلّبه الأمر.
    Evet. Ne gerekiyorsa yapması için almıştım. Open Subtitles -بلى، أذهنته لفعل أيّما يتطلّبه الأمر .
    Evet. Ne gerekiyorsa yapması için almıştım. Open Subtitles -بلى، أذهنته لفعل أيّما يتطلّبه الأمر .
    Şehrimi kurtarmak için Ne gerekiyorsa onu. Open Subtitles -سأفعل أيّما يتطلّبه إنقاذ مدينتي .
    Ama o gün de gelecek; o yüzden elinizden geleni yapın yine. Open Subtitles لكن ذلك اليوم آتٍ، لذا يجدر أن تفعلوا أيّما يتطلّبه الأمر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus