"أي مكروه" - Traduction Arabe en Turc

• bir şey olursa
• kötü bir şey
• bir şey olmasına
• Sana bir şey
• birşey olursa
• bir şey olsaydı
• bir şey gelirse
• hiçbir sorunun
• zarar gelmesini
• zarar gelmeyeceğine
• hiçbir şey olmayacak

O bebeğe bir şey olursa seni cehenneme yolcu ederim.
إذا أصاب الطفل أي مكروه فسوف آخذك إلى الجحيم بنفسي

Onlara bir şey olursa, en azından bir kısmı için seni sorumlu tutacağım.
سأحمّلك بعض المسؤولية إن أصابهما أي مكروه.

Başıma kötü bir şey gelirse umarım benim de yanımda olursun.
إذا أصابني أي مكروه ما، آمل أن تكوني إلى جواري كذلك

Ayrıca, bana bir şey olmasına izin vermeyeceğini biliyorum.
كما أنني أعلم أنك لن تدع أي مكروه يصيبني

Benim yüzümden Sana bir şey olsun asla istemem.
و انا لا استطيع ان أتحمل أي مكروه يحدث لك

Bana birşey olursa diye, herşeyi açıklayan bir video kaydı yaptım.
،في حالة حدوث أي مكروه لي سجلتُ شريطاُ يوضّح كل شيء

Baban olarak Sana bir şey olsaydı yaşayamazdım.
كوالدك، لن أسامح نفسي إذا حدث لكِ أي مكروه.

Eğer kedilerime bir şey olursa, Sizi mahkemeye veririm.
أحذركما ، إن أصاب القططة أي مكروه فسأقاضيكما أنت تدين لي

Eğer bana bir şey olursa bilgilerimi imha etmeye hazır adamlarım var.
قومي لديهم تعليمات بتدمير شبكة المعلومات إن حدث أي مكروه لي

Eğer sana bir şey olursa, kendimi asla affetmem.
إذا حدث لك أي مكروه .فلن أستطيع مسامحة نفسي أبداً

Karıma bir şey olursa, takip edeceğim sensin. Ben mi?
إذا أصاب زوجتي أي مكروه سأبحث عنك وأحاسبك

Eğer sana bir şey olursa, yaşayamam, baba.
لا أستطيع مسامحة نفسي لو حصل لك أي مكروه يا أبي

Bana bir şey olursa, sırlarınız açığa çıkar.
أي مكروه يحدث لي فثمنه أن كل اسراركم ستكشف للعلن

Başıma kötü bir şey gelirse buraya gelmesini istemeyeceğin iki kişiye.
‫شخصان لا تريد أن يأتيا إلى هنا ‫إذا أصابني أي مكروه

Başınıza kötü bir şey gelmesine izin vermem.
سأحرص على ألا يحصل لكم أي مكروه إستمتعوا بالشرب إنها ليلةً حافله

Tek bir dileğim var böyle kötü bir şey bir daha hiç kimsenin başına gelmesin.
أعتقد أن أمنيتي الوحيدة ألا يحدث أي مكروه لأي أحد على الإطلاق مرة أخرى.

Richard, ona bir şey olmasına izin vermeyeceğim. İyi misiniz, Bay Applebaum?
ريتشارد, لن أدع أي مكروه يصيبه هل انت بخير سيد أبلباوم؟

Beni dikkatlice dinle... Sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim... Tamam mı?
أنصتي إلي جيداً لأنني لن أدع أي مكروه يصيبك، إتفقنا؟

Eğer numara yapmaya kalkışırsan çocuğum veya sevgilime birşey olursa, senin için çok kötü olacak.
أحذرك أي مكروه يصيب فتاتي وابني، لن ترضى على ما سوف أفعله بك

Onlara bir şey olsaydı ne yapardım bilemiyorum.
لا أعلم ماذا سأفعل إن أصابهما أي مكروه.

- Senin hiçbir sorunun yok ki.
- لا يوجد بكِ أي مكروه

Açıklayabilirim. Ona bir zarar gelmesini istemedik.
بستطاعتـي أن أشـرح لـك لم نريد أن يحدث لـها أي مكروه

Size anahtarı vermeye ve çocuğa zarar gelmeyeceğine dair sözünüze güvenmeye hazırım.
أنا مُستعد لأعطيك المفتاح، وأضمن كلمتك بأن الفتى لن يصيبه أي مكروه.

Bize hiçbir şey olmayacak.
لن يلحق بنا أي مكروه