Seni geceliğin içinde görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أَتطلّعُ إلى رُؤيتك في قبّعتِكَ وردائِكَ. |
Seni daha iyi tanıma fırsatını yakalamak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أَتطلّعُ إلى فرصة للتعرّف عليكِ بشكل أفضل |
Sanırım onu görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | هنا. أَحْزرُ أَتطلّعُ إلى رُؤيته. |
Bilgilerinize sunarım, bir sonraki imgelemimi dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | لمعلوماتكم, أنا أَتطلّعُ إلى رؤيتِي القادمةِ. |
Anlaştığımız gibi toplantıya katılmayı dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | - نعم سيدي. أَتطلّعُ إلى حُضُور الإجتماع بموجب اتفاقنا |
Sanırım onu görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | هنا. أَحْزرُ أَتطلّعُ إلى رُؤيته. |
Nate, seni tanımak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | نَيت، أَتطلّعُ إلى التَعْرف عليك. |
SeaBea Ödülleri için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | - أَتطلّعُ إلى SeaBeas. لِماذا؟ |
Mezuniyet partisi için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أَتطلّعُ إلى حزبِ التخّرجَ. |
- Ondan haber almak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أَتطلّعُ إلى اتصاله |
Hikayelerinizi dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | أَتطلّعُ إلى القصصِ. |
dört gözle bekliyorum öyleyse. | Open Subtitles | أَتطلّعُ إلى ذلك. |
dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | حَسناً، أَتطلّعُ إلى ذلك. |