Kendi klanını katletmek efendisiz ninja damgasına katlanmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | لقد أُجبر على قتل عشيرته و تحمل لقب نينجا هارب |
Cukor çekim programını değiştirmek zorunda kaldı. | Open Subtitles | جورج كيكور أُجبر على تعديل برنامج التصوير الخاص بالفلم |
Tıpkı kimsenin beni Cezayir'e gitmek için zorlamadığı gibi! | Open Subtitles | بنفس الطريقه انا لم أُجبر على الذهاب للجزائر |
Tıpkı kimsenin beni Cezayir'e gitmek için zorlamadığı gibi! | Open Subtitles | بنفس الطريقه انا لم أُجبر على الذهاب للجزائر |
- Sahaya geri dönmek için zorlanmadım. | Open Subtitles | -إنني لم أُجبر على العودة للعمل الميداني. |
- Sahaya geri dönmek için zorlanmadım. | Open Subtitles | -إنني لم أُجبر على العودة للعمل الميداني |
Hepsi sorunlarından kaçmaya zorlanmış. Hepsi burada güvenli bir liman bulmuş. | Open Subtitles | كلّ مَنْ أُجبر على الهرب مِنْ مشاكله وجد الملاذ الآمن هنا |
Bu yüzden yöntemini geliştirmek zorunda kaldı. | Open Subtitles | لذلك فأن أسلوبه أُجبر على التطور |
Lord Harrington, West Port cinayetlerini ört pas ettikten sonra Albay Tam McLintoch'ın yayınladığı "ateşli askeri anılarından" sonra istifaya etmek zorunda kaldı. | Open Subtitles | "اللورد "هرانجتون هدأ من هول جريمة الميناء الغربي ولكنّه أُجبر على الإستقالة بعد "كتب الكولونيل "تيم ماكلنتوك مذكراته الشخصية التي كتب كل شيء فيها |
Hikâyeye göre efsanevi okçu William Tell kötü bir lord tarafından zor bir işi başarmaya zorlanmış. | TED | تخبرنا القصة أن وليام تيل الرامي الأسطوري أُجبر على الدخول في تحدٍ قاسٍ من قبل أمير فاسد |
Notu yazmaya zorlanmış. Kırıyor. | Open Subtitles | لقد أُجبر على كتابه رسالة الإنتحار تشققات. |