Ve yine sayenizde, her yerde iyilik yapmak istiyorum. | Open Subtitles | وبسببك أُريدُ أَنْ أعْمَلُ أعمالُ رحيمةُ من حولي |
Hakkında yazı yazdığım şeyleri yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أَنْ أعْمَلُ الأشياءُ التي أَكْتبُ عنها فقط. |
Yapmak zorunda değilim, yapmak istiyorum. | Open Subtitles | نحن سَنصْبَحُ راحلينَ للفلمِ. أنا ليس من الضروري أن أعْمَلُ هذا، أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هذا. |
Adil bir değerlendirme yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أَنْ أعْمَلُ تقييم عادل |
Bunu yapmak istemiyorum Frasier. | Open Subtitles | أنا فقط لا أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هذا، فرايزر. |
Shel bu düğünü sensiz yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | شيل، أنا لا أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هذا الزفاف بدونك. |
Doğru bir sonuç için detaylı bir inceleme yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أَنْ أعْمَلُ a مَسْح سي تي لتَأكيد، لكن |
Aile olarak son bir şey yapmak istiyorum, Jess. | Open Subtitles | أنا فقط أُريدُ أَنْ أعْمَلُ شيء واحد كa عائلة , jess. |
Sadece yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أُريدُ إلى... أنا فقط أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هو. |
Ben bunu yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هذا |
Bunu yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هذا. |
Grup toplantısında, dikilip de "Nina ile yapmak istiyorum." dersen, elbet de farkederler. | Open Subtitles | حَسناً، هو لَمْ يُساعدْ متى نَهضتَ في الموظّفين يَجتمعونَ... وقالَ، "أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هو مَع نينا." |
Birşey yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أَنْ أعْمَلُ شيءُ. |
İşleri daha da kötüleştirecek bir şey yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أُريدُ أَنْ أعْمَلُ أيّ شئُ إلى أشياء أسوأِ تلقبت ذلك |
Hiçbir şey yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أُريدُ أَنْ أعْمَلُ أيّ شئُ. |