Bu keşfin liderlerinin çok ciddi yargı hataları olduğunu görevim olarak bildirmek isterim. | Open Subtitles | إننى أرى أن من واجبى إبلاغك بوجود أخطاء خطيرة فى تقدير المخاطر |
Sorumluluğumuz gereği hakkınızda soruşturma başlattığımızı size bildirmek durumundayız. | Open Subtitles | مسئوليتنا تقتضي علينا إبلاغك أننا سنفتح تحقيقاً في الأمر |
Şunu da bildirmek isterim, çiçek açma dönemim sona erdi. | Open Subtitles | يسعدني إبلاغك بأن فترة ازدهاري قد انتهت أخيراً. |
Sanki uzmanmışım gibi konuştuğumun farkındayım ama bu kadar kötü durumda olduğunuzda çok seri haberdar edilirsiniz. | Open Subtitles | أعرف أنني أبدو كخبير في هذه الأمور لكن يتم إبلاغك بسرعة كبيرة عندما تكونين مريضة لهذه الدرجة |
Gelişmelerden haberdar edileceksin. | Open Subtitles | سوف يتم إبلاغك عن أي تطورات |
Sadece doktorların kocamın iyi olacağını söylediklerini bilmenizi istedim. | Open Subtitles | كلا، شكراً لك أردت فقط إبلاغك بأن الأطباء يقولون بأن زوجي سيكون بخير |
Ben şunu bilmenizi isterim ki ben asla ona ya da bir başkasına herhangi bir baskıdan ya da başka bir şeyden bahsetmedim. | Open Subtitles | أردت إبلاغك أنني لم أكشف شيئاً له أو أي أحد لكن حصل هناك ضغط من كل جانب |
Size bunu bildirmek beni üzüyor ancak Henan'daki 30 milyon insanın yemek için yeterli yiyeceği yok. | Open Subtitles | يحزنني إبلاغك أنّ 30 مليون شخص في "هنان" ليس لديهم طعام كافي ليأكلوا. |
Gelişlerimi ve gidişlerimi sana bildirmek zorunda olduğumdan haberim yoktu. | Open Subtitles | لم أدرك أن علي إبلاغك بذهابي وعودتي |
Size hemen bildirmek zorundayım. | Open Subtitles | لا بد لي إبلاغك على الفور |
Gelişmelerden haberdar edileceksin. | Open Subtitles | سوف يتم إبلاغك عن أي تطورات |
Ben sizi haberdar edeceğim, efendim. | Open Subtitles | سأستمر في إبلاغك, يا سيدي. |
Yakalandığı anda haberdar edileceksiniz. | Open Subtitles | سيتم إبلاغك بمجرد ظهورها |
İlerlemelerden seni haberdar ederim. | Open Subtitles | سأواصل إبلاغك. (دوارتي) في الخارج. |
- haberdar edilmek istemiştiniz. | Open Subtitles | -قلت إنك تود إبلاغك" " |
Eee, ben buradayım çünkü Parlamento Üyesi Calloway bilmenizi istedi tartışmalara açık şimdi şu Parlamento Üyesi Jenkins size biraz hafif yaptı. | Open Subtitles | حسنٌ، أنا هنا لأن عضو الكونغرس (كالواي) أراد مني إبلاغك بأنه على إستعداد لفتح باب النقاش لأن عضو الكونغرس (جينكينز) بدا قاسياً معك |