| Ayrıca, dava işlemleri sırasında teşrif etmediğiniz için her şey onun oldu. | Open Subtitles | علاوة على ذلك، عندما لم تحضر أثناء إجراءات الطلاق حصلت هي على كلّ شيء. |
| Önceden bize ait olan, ama boşanmaya geciktiğin için bana kalan botu satacağım. | Open Subtitles | ببيع مركبي، الذي أملكه، الذي كنا نملكه سوية لكنّك تأخرت عن إجراءات الطلاق لذا الآن هو ملكي. |
| Önceden bize ait olan, ama boşanmaya geciktiğin için bana kalan botu satacağım. | Open Subtitles | ببيع مركبي، الذي أملكه، ..الذي كنانملكهسوية . لكنّك تأخرت عن إجراءات الطلاق... |
| Pahalı olmayan bir avukat bilip bilmediğimi sordu. | Open Subtitles | وسألني إذا اعرف محامي يقوم بإنتهاء إجراءات الطلاق |
| Pahalı olmayan bir avukat bilip bilmediğimi sordu. | Open Subtitles | وسألني إذا اعرف محامي يقوم بإنتهاء إجراءات الطلاق |
| Boşanma sürecinde iki kez silahlarına el konmuş. Hepsini geri alana kadar uğraşmış. | Open Subtitles | لقد تم الحجز عليهم أثناء إجراءات الطلاق و لقد فعل ما بإستطاعته ليستعيدهم كلهم |
| Boşanma sürecinde senin aleyhinde kullanacak bir şey bulabilmek için. | Open Subtitles | لتبني قضيةٌ ضدك في إجراءات الطلاق |