| Şimdi hemen o kıçını buraya getir. Oradaki Çinli kıza sigara götür. | Open Subtitles | إصعدي الآن إلى هناك، إجلبي بعض السجائر إلى فتاة الصين |
| $800 getir zengin bayan yoksa telefonun çöpü boylar. | Open Subtitles | إجلبي 800 دولار ,أيتها الغنية ,أو سأرمي الهاتف بعيدا |
| Lütfen, bana bir tüp fenik asit ve yeni sargı bezi getir. | Open Subtitles | أرجوكِ، إجلبي لي مَحلولاً مُطهراً وضماداتٍ جديدة |
| Acil müdahale aracını getirin ve bir ambulans çağırın lütfen. | Open Subtitles | حسناً . إجلبي لي حقن للوريد واستدعي سيارة إسعاف , من فضلك |
| Kamerayı getirin. Bütün kayıtlar orada olmalı. | Open Subtitles | إجلبي لي الكاميرا قد يكون التسجيل قابلاً للاسترجاع |
| Sarah'ı al, beş dakika içerisinde FBI ofisine getir. | Open Subtitles | إجلبي سارة و توجهي للمبنى الفيدرالي خلال خمس دقائق |
| Bir şey bulur bulmaz bana getir. | Open Subtitles | إجلبي ذلك لي حالما .ما يكونُ لديكِ شيئًا |
| Bana Dünya'nın en güçlü insanını getir. | Open Subtitles | إذن إجلبي لي من هو الأقوى على وجه الأرض |
| Aman Tanrım, bu Shrek! Tatlım, kamerayı getir! | Open Subtitles | ياإلهي , إنه "شريك" عزيزتي , إجلبي الكاميرا |
| Ve hazır gitmişken de bana birkaç sigara getir. | Open Subtitles | وبينما أنتِ هناك إجلبي لي بعض السجائر |
| Bu arabayla gidip hapishaneden bir konuk getir. | Open Subtitles | إجلبي ضيفة من السجن مع تلك السيارة. |
| Bana kılıcı getir yoksa bunun bazı sonuçları olur. | Open Subtitles | إجلبي السيف لي أو سوف تكون هناك عواقب. |
| %70 siyah çikolotalı taze bar getir. | Open Subtitles | إجلبي لي عصير شوكولاته من البار |
| Ya da daha iyisi, bana bir tabanca getir. | Open Subtitles | أو الأفضل من ذلك، إجلبي لي مسدساً |
| Sen bana bir bira getir. Birazcık daha buradayız. | Open Subtitles | إجلبي لي مشروباً، سنمكث هنا لبعض الوقت |
| Kapıya bak. Meyve suyumu getir. | Open Subtitles | إفتح الباب إجلبي لي العصير |
| Arkadaşlarını da getir. | Open Subtitles | وتمعني بالنظر إجلبي أصدقائك. |
| Ebediyete kadar! İçecek getirin. | Open Subtitles | كيرت، مر زمن طويل إجلبي له شيئاً ليشربه |
| Bana en kuzeyde doğan birini getirin. | Open Subtitles | إجلبي لى أجمل انسان من مواليد الشمال |
| Ona bir fanta getirin, belki de sorun kendi kendine çözülür. | Open Subtitles | إجلبي له صودا برتقال ربما تنتهي المشكلة |
| Evet, tamam o zaman cep telefonunu da al. | Open Subtitles | إجلبي هاتفك الخلوي. |