Sana bir şey söylemem gerek ama bunu telesekreterde yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أود إخبارك بشيء ولا أريد قول ذلك على جهاز الرد الألي |
Yemeğe kadar boşsunuz, ama bir şey söylemem gerek. | Open Subtitles | أنت متفرّغ حتى الغداء، لكن علي إخبارك بشيء. |
Yeterli değil. Sana bir şey söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | هذا ليس كافي ، هل يُمكنني إخبارك بشيء ؟ |
Başkasından duymadan önce sana bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أود إخبارك بشيء قبل أن تسمعيه من شخصٍ آخر |
- Johnny, Sana birşey söylemek istiyorum. - Çok güzel bir levrek, değil mi? | Open Subtitles | ـ ( جوني ) ، أود إخبارك بشيء ـ إنها سمكة "بيرش"رائعة ، أليست كذلك ؟ |
Bir şeyi bilmem gerek. | Open Subtitles | ... أريد إخبارك بشيء |
- Kusura bakma, bunları dinleyemiyorum. Sana bir şey söyleyeceğim ama aramızda kalacak. | Open Subtitles | المعذرة , لا أستطيع سماع ذلك أريد إخبارك بشيء ما |
Sana hiçbir şey söylemek zorunda değilim. | Open Subtitles | ليس علي إخبارك بشيء |
Bak Cole, kızlar geri dönmeden sana bir şey söylemem gerek. | Open Subtitles | اسمعني "كول" عليَّ إخبارك بشيء قبل عودة الفتيات |
Anne, sana bir şey söylemem lazım. | Open Subtitles | أماه, أود إخبارك بشيء. |
Sana bir şey söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | أريد إخبارك بشيء |
Bir aydır falan çıkıyoruz ama ciddiye gittiğini görmeden bir şey söylemek istemedim. | Open Subtitles | إذاً، نحنُ نتواعد منذ حوالي شهر ولم أكن أريد إخبارك بشيء إلى أن أتأكد من وضع العلاقة |
- bir şey söylemek için çok erken. | Open Subtitles | حسناً ميتش من المُبكر إخبارك بشيء |
Sana bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد إخبارك بشيء |
Sana birşey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أردت إخبارك بشيء |
Sana birşey söylemek istiyordum. | Open Subtitles | أردت إخبارك بشيء. |
Bir şeyi bilmem gerek. | Open Subtitles | ... أريد إخبارك بشيء |
Lyn! Ben geldim! Sana bir şey söyleyeceğim! | Open Subtitles | تعالي هنا يا لين , أريد إخبارك بشيء |
Sana hiçbir şey söylemek zorunda değilim. | Open Subtitles | ليس عليَّ إخبارك بشيء يا رجل |