CBI'ı haberdar etmeden şehri terk etmeyin. | Open Subtitles | لا تُغادر المدينة من دون إخطار مكتب التحقيقات. |
Bölgedeki bütün birimler haberdar edildi, efendim. | Open Subtitles | تمّ إخطار جميع الوحدات بالمنطقة، سيّدي |
Hayır, hayır, fotoğraf ya da herhangi bir Haber verilsin istemiyorum. | Open Subtitles | لا، لا، لا، أنا لا أُريدُ أيّ صور ولا أيّ إخطار. |
Bu şehirler alarma geçirildiler mi? | Open Subtitles | هل تم إخطار هذه المدن؟ |
Hayır, bak... Seni endişelendirmek istemedim, tamam mı? Bir suçlunun salındığına dair bildiri aldım. | Open Subtitles | لا، لا أريد أن أقلقكِ، حسنًا؟ لقد تلقيتُ إخطار |
tebligat almışsınız, doğru. Peki sorun ne? | Open Subtitles | هذا إخطار سليم ماذا الخطأ اذاً ؟ |
Ekhattar abi bana silah kullanmayı öğretti. | Open Subtitles | الأخ (إخطار) علمني استعمال السلاح. |
Kimliğim İnterPol tarafından belirlendiği anda beni tutuklamaları gerekir. | Open Subtitles | عندما يتم إخطار (الإنتربول) بالهوية سيتطلب الأمر إعتقالي المُؤقت |
Scorpion yeni düzenlemeden haberdar edildi. | Open Subtitles | وقد تم إخطار العقرب الترتيب الجديد. |
Tüm ülkeler haberdar edildi. | Open Subtitles | تم إخطار كل الدول. |
Sabah erken saatlerde, bir yürüyüşçü, cesedi bulup polislere Haber vermiş. | Open Subtitles | تم إخطار شرطة الولاية هذا الصباح عندما قام متنزه بإكتشاف الجثة |
Evet ama genelde bir plan, flört, önceden Haber verme olur. | Open Subtitles | نعم، لكن كان هناك غالبا تخطيط مغازلة ، إخطار مسبق |
Ailelerine Haber verilmeden önce kurbanların kimliği açıklanmayacak. | Open Subtitles | لن نفرج عن أي هويات حتى يتم إخطار أسر الضحايا '. |
Bir kişi tek başına bunu yapamaz. Yardım aldı. Park'a Haber vereyim de bölgeyi alarma geçirsinler. | Open Subtitles | سأطلب من (بارك) إخطار العملاء الميدانيين |
Basını alarma geçirin. Onlara Lucien Carr'ın masum olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | ، إخطار للصحافة "أخبروهم بأنّ (لوسيان كـار) بـــرئ" |
Bu çok fena, James. Polisi alarma geçirmelisin. | Open Subtitles | ليس هذا جيّداً يا (جيمس) عليك إخطار الشرطة... |
Oh, tamam, işte resmi bildiri geldi. | Open Subtitles | أوه, حسنا, هناك إخطار رسمي |
David hakkında resmi bir bildiri. | Open Subtitles | إخطار رسمي عن (دافيد |
Polisler tebligat verdi. | Open Subtitles | أعطاني رجال الشرطة إخطار |
Yeni bir tebligat geldiğinde. | Open Subtitles | عندما تحصلين على إخطار آخر |
Ekhattar Singh. | Open Subtitles | عمك.. (إخطار سينغ. |
Kimliğim İnterPol tarafından belirlendiği anda beni tutuklamaları gerekir. | Open Subtitles | عندما يتم إخطار (الإنتربول) بالهوية سيتطلب الأمر إعتقالي المُؤقت |