Pekala, eğer katılmak istiyorsanız, ayağa kalkmanız gerekiyor, oldu mu? | TED | حسنا، و إذا أردتم اللعب الآن، أريدكم أن تقفوا، حسنا؟ |
Bu arada, bir şeyler çalmak istiyorsanız - para, mücevher, Tv falan çekinmeyin. | Open Subtitles | و على فكرة إذا أردتم سرقة أي شيء مال, حلي, تلفار قوموا بذلك. |
Eğer büyük rakamlar görmek istiyorsanız, kalp hastalığıyla ilgili şu rakamlara bir bakın. | TED | إذا أردتم الأرقام الكبيرة الحقيقية، إنظروا إلى هذه الأرقام عن مرض القلب. |
Gunny kahve yaptı, isterseniz alın. Epey güzel olmuş esasen. | Open Subtitles | الآمر جهّز بعض القهوة إذا أردتم إنها فعلاً جيدة جداً |
Greendale Kampüs Televizyonu'nun yayında kalmasına yardım etmek isterseniz, ekranınız açık kalsın. | Open Subtitles | إذا أردتم مساعدة تلفاز جريندييل ليبقى على الهواء و للحفاظ على الأضواء |
Ve bir şeye ihtiyacınız olursa bana haber verin, ne olursa... | Open Subtitles | وأخبروني إذا أردتم أي شيء أي شيء على الإطلاق |
Dilerseniz belgeselde okuyabilirim. | Open Subtitles | إذا أردتم يمكنني أن أقرأها في الفلم الوثائقي |
Eğer istiyorsanız -- evet, istiyor musunuz? | TED | إلا إذا أردتم منّي الحديث نعم أنتم تريدون |
Bu çetin ortamda hayatta kalmak istiyorsanız hayatınız, yapışkan üretme yeteneğinize bağlı. | TED | ومن الواضح أنه إذا أردتم البقاء أحياء في هذه البيئة المتطلبة، فإن وجودكم يعتمد على قدرتكم على صنع الغراء، في الواقع. |
Yani eğer epidemi vb problemleri gerçekten çözmek istiyorsanız, bununla başlayalım. Bu fikri edindiğimden bu yana, yüzlerce el sıkmak zorunda kaldım. | TED | لذا إذا أردتم حقًا حل مشكلة الأوبئة وما يشابهها، فلنبدأ بتجنب المصافحة. ومنذ أن توصلت لتلك الفكرة، فإنه يستلزمني مصافحة مئات الأيدي. |
Eğer büyük resmi görmek istiyorsanız fikrinizden vazgeçmeniz gereken bir an gelecek. | TED | سيحينُ الوقت عندما يتوجبُ عليكم عدم التشبث بأفكاركم إذا أردتم فهم الصورة الأكبر. |
Ama hatırlamanızı istediğim, hayatınızın herhangi bir yerinde yürütücü işlevinizi geliştirmek istiyorsanız hızlı çözümler aramayın. | TED | لكن الأمر الذي أريد منكم تذكّره هو أنه إذا أردتم تحسين وظيفتكم التنفيذية بشكل ما في حياتكم، لا تتوقعوا التحسّن بسرعة. |
İnsanın beden dışı deneyim (Otoskopi) yoluyla kendini yukarıdan görebilmesine bir kanıt istiyorsanız profesörlerin konuştuğu bir konaklamalı bir konferansa katılın, ve son gece eğlencesi olan diskoya gidin onlarla beraber. | TED | إذا أردتم أدلة حقيقية عن خبرات خارج الجسد، بالمناسبة، اذهب إلى مؤتمر لكبار الأكاديميين، واحضر حفل الختام. |
Eğer orduya katılmak isterseniz kraliçe her zaman yeni elemanlar aramaktadır. | Open Subtitles | إذا أردتم الانضمام إلى جيش البوابة الملكة دائما ماتبحث عن الإقطاعيين |
Eğer ayağın nasıl çalıştığını öğrenmek isterseniz, bu yüzeyleri ya da bu enkazı simüle edeceğiz. | TED | إذا أردتم دراسة كيفية عمل القدم فسنقوم بمحاكاة تلك السطوح، أو محاكاة بقايا الانسجة |
Kesinlikle anlaşılmaz değildirler; idrar hacimleri ile ilgili bu sayıları test etmek isterseniz bir şişe alıp kendiniz deneyerek görebilirsiniz. | TED | وهي ليست غامضة بالتأكيد؛ إذا أردتم اختبار هذه الأرقام حسب مقدار التبول يمكن أن تُحضر زجاجة وتجربها بنفسك. |
Dediğim gibi bir şeye ihtiyacınız olursa biz sokağın karşısındayız. | Open Subtitles | كما قلت نحن بالجانب المقابل من الطريق إذا أردتم أيّ شيء |
Dilerseniz ileri çıkın. | Open Subtitles | يمكنكم التقدم إذا أردتم |
İstersen geri dönebiliriz. | Open Subtitles | إنظروا , إذا أردتم العوده يا رفاق دعونا نفعل ذلك |
İstediğiniz kadar bağırabilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنكم أن تصرخو علي إذا أردتم ذلك |