Bu su kaynağını buldum ve her şey aynı kalırsa, eşsiz bir şey yakalamak için gerçek bir şansım olduğunu düşündüm. | TED | وجدت حفرة الماء هذه، وشعرت إذا بقي كل شيء بنفس الطريقة التي يحدث بها، كان عندي فرصة حقيقية لالتقاط شيء فريد من نوعه. |
Ayakta kalırsa, birkaç günde işimize geri döneriz. | Open Subtitles | إذا بقي البيت على حاله نعود للعمل خلال بضعة إيام |
Eğer beyin sağlam kalırsa, virüs yok olmaz. | Open Subtitles | إذا بقي الدماغ سليماً فالمصاب بالعدوى لم يتدمر |
Bu şekilde devam ederse bir sonraki saldırı burada gerçekleşecek. Strutemyer'ların aile çiftliği. | Open Subtitles | و إذا بقي بهذا المستوى فسيكون هنا في المرة القادمة |
Eğer ağrınız devam ederse, hastaneye geri dönmeniz gerekiyor, tamam mı? | Open Subtitles | إذا بقي الألم لديكَ، فعليكَ أن تعود، اتفقنا؟ |
Uzun süre açık kalsa gizli kapı olmazdı, değil mi? | Open Subtitles | لن يكون بابا سرّيا إذا بقي مفتوحا طويلا، أليس كذلك؟ |
Eğer bilinci sağlam kaldıysa sistem içerisinde bağımsızca hareket eden bir varlık olabilir. | Open Subtitles | إذا بقي وعيه سليم يعمل كنظام مستقل في نظام التشغيل |
Medyumum, eğer onunla kalırsa kendini öldürteceğini söyledi. | Open Subtitles | ،وسيطي أخبره أنّه إذا بقي معها سيلقى مصرعه |
Eğer vücudunun dışında kalırsa zararı olmaz ama girerse, genellikle hastalık belirtilerinin baş göstermesi günler sürer. | Open Subtitles | إنه غير مؤذي إذا بقي خارج الجسد و لكن عندما يدخل الجسد،دائمًا مايستغرق أيّام قبل ظهور علامات المرض |
Bana kalırsa hayatta kalması mucize. | Open Subtitles | بصراحة, سوف أفاجئ إذا بقي على قيد الحياة |
Hayır, bu şekilde 45 dakikadan fazla kalırsa ne olur diyorum. | Open Subtitles | لا، أعني ماذا سيحدث إذا بقي على هذه الحال أطول من 45 دقيقة؟ |
Eğer dünya yerinde kalırsa, artık trafikle uğraşmak istemiyorum. | Open Subtitles | إذا بقي العالم موجوداً لا أريد أن أتعامل مع زحمة المرور مجدداً |
Bak, eğer bu çocuk burada kalırsa, o bu aileyi parçalayacak! | Open Subtitles | انظري، إذا بقي هذا الطفل هنا، هذه العائلة ستتمزق! |
Eğer kaset daha uzun kalırsa, fazladan $1.50 ödemek zorunda kalmazsınız. | Open Subtitles | إذا بقي "الشريط" لديك اقل من ذلك "فانت لن تدفع الزيادة "دولار ونصف |
Memphis kalırsa, onun izinden gideceğini ona katılacağını biliyordu. | Open Subtitles | هي تعلم إذا بقي ممفيس لكنت ستسلك طريقه |
Bay Lin'in fabrikası çalışmaya devam ederse müvekkilimin anlaşmasını kasten ihmal edecek ...PRC Hukuk prosedürlerine göre bir sonraki telefon konuşmamda mahkeme kararını hallederim | Open Subtitles | إذا بقي السيد لين يركض في مصنعه هو سَيَكُونُ قد خرق القانون زبوني متعمدا وايضا في مكالمتي القادمة |
Eğer basınç bu şekilde artmaya devam ederse, bizim havamızın bitmesinden çok önce denizaltı çöker. | Open Subtitles | إذا بقي الضغطَ متزايد بهذه النسبةِ،... .الغواصةسَتَنفجرُ. قبل فترة طويلة من نفاذ الهواء. |
O bu yönde devam ederse Çok değil, ama, önümüzdeki 25 yıl, o oldukça uzak yolu kapalı olabilir. | Open Subtitles | عمره سنتان ، كم قد يكون تغير ؟ ليس كثيراً ، لكن إذا بقي بهذا الإتجاه الخمس و العشرون سنة القادمين . سيصبح بعيداً عن الطريق الصحيح |
Otoyol'da devam ederse yolunu keseriz. | Open Subtitles | 17 سنعترض طريقه إذا بقي على |
Peki ya dünyada sadece iki şişe kalsa o zaman bu onları daha da değerli kılmaz mı? | Open Subtitles | ولكن إذا بقي زجاجتان فقط ،منه في هذا العالم فهذا يجعلها ثمينة أكثر |
Eğer içinde bir cadı kaldıysa, onu buraya getirmesi gerekir, beğense de beğenmese de. | Open Subtitles | إذا بقي فيها ساحرة هذاسيعيدهاإلىهنا سواءأرادتذلكأم لا. |