Oyun alanım 400 sıra uzunluğunda ve 25 sütun genişliğindeydi-- ve sanırım eğer bunu anlayabilecek biri varsa, o da buradaki seyircilerdir. | TED | إذ كانت مساحته هي 400 عمود و25 صف والذي أفترض أنه إذا كان أحد سيفهم ما قلت، فإنه سيكون هذا الحشد. |
Bu patojen ısırıkla bulaşıyor, o yüzden ısırılıp da kendimizi buraya hapsetmeye izin veren biri varsa hepimizi tehlikeye atıyor. | Open Subtitles | هذا الفيروس ينتشر عن طريق العض إذا كان أحد منكم قد تم عضه و يسمح لنا أن نحبس هنا في الغرفة معه |
O mücevherleri çalanları tanıyan biri varsa, odur. | Open Subtitles | إذا كان أحد يعرف من سرق تلك الجواهر، سيكون هو. |
Eğer biri yanağına vurursa, diğerine vurmasına izin verme kuvveti. | Open Subtitles | قوة أنه إذا كان أحد الضربات خدك، تشغيل والتي تسمح له بضرب الآخر. |
Eğer biri sizi hedef alıyorsa nerede olursanız olun bulacaktır. | Open Subtitles | إذا كان أحد ما يستهدفكم فسيقوم بإيجادكم أينما كُنتمم |
Hangi yasanın çiğnendiğini bilen var mı diye bakıyorum. | Open Subtitles | أحاول فقط معرفة ما إذا كان أحد في هذة الغرفة يعرف أيّ قانون سيُخرق |
Dinle, onunla konuşacak biri varsa... | Open Subtitles | إستَمِع,إذا كان أحد ما سيكلمها.. |
Gazabımızı hak edecek biri varsa, o da şu İtalyan. | Open Subtitles | إذا كان أحد يستحق غضبنا فهي الإيطاليّة |
Dinleyen biri varsa hayatını kurtarabilir. | Open Subtitles | و إذا كان أحد يسمع, فقد ينقذ حياتك |
Fakat New York giriyor. Taşınacak bir yer bilen biri varsa, o da sensin. | Open Subtitles | لكن (نيويورك) تقع ضمن مجالك إذا كان أحد يعرف مكان للإنتقال فحتما ستكون أنت |
Kısa-vadecilik Meclis'i alıkoyuyor-- burada Meclis'ten biri varsa üzgünüm (Kahkahalar) aslında o kadar da üzgün değilim -- (Kahkahalar) gerçek altyapı önergelerine yatırım yapmaktan alıkoyuyor | TED | التفكير قصير المدى يمنع الكونغرس -- آسف إذا كان أحد من الكونغرس هنا -- (ضحك) أو لعلّي لست آسفًا حقًا -- (ضحك) من صرف الأموال على بنى تحتية حقيقية. |
Eğer biri tüm uçuşu ve yolcuları görmüşse bu o. | Open Subtitles | إذا كان أحد قد شاهد الرحلة كاملة وجميع الركاب فستكون هي |
Bütün mahalleyle konuştuk, herhangi bir gerekçeleri var mı diye sorduk. | Open Subtitles | لقد استجوبنا شارعك بأكمله لنحدد ما إذا كان أحد لديه دافع .. و جميعهم لديهم دوافع |
- Yürü git evine! - Konuşmak isteyen bey var mı diye sordum. | Open Subtitles | سألنا إذا كان أحد الأخوة يود أن يتكلم |
Ike, yok edilmeden önce gidip 101'inci Tümen'i kurtaracak biri, var mı diye sordu. | Open Subtitles | إيـك" يريد معرفة إذا كان أحد يستطيع" ... الوصول إلى هناك ويحرر الفرقة 101 ... . |