Eğer her şey tatmin ediciyse lütfen işaretli olan sekiz kopyayı imzala. | Open Subtitles | إذا كان كل شيء مقنع، رجاءً وقع كل النسخ في المكان المحدد |
Eğer her simge uzaya belli bir noktayı gösteriyorsa o zaman bu altı sembol bir çeşit kutu yaratır. | Open Subtitles | إذا كان كل رمز يمثل نقطة محدد في الفضاء إذن , سته منهم سيقموم بإنشاء نوع من الإقفال |
Eğer her şey bir özürle hallolsaydı bu dünyada, o zaman kanuna ve polise ihtiyacımız olur muydu sence? | Open Subtitles | إذا كان كل شيء يعمل بها بالقول عذرا ، ثم لماذا هل هناك قوانين في العالم وسوف يكون هناك لماذا الشرطة؟ |
Eğer tüm bu insanlar gelecekse, yapacak çok işimiz var. | Open Subtitles | إذا كان كل هؤلاء الناس سوف يأتون، سيكون علينا الكثير من العمل للقيام به. |
Eğer tüm bu hareketlerin, annenin sevmediği casino hakkındaki özel bilgileri ele geçirmek içinse sana dava açacağımızı bil. | Open Subtitles | لذلك ,إذا كان كل هذا التصرف متعمد من أجل الوصول لمعلومات خاصه حول الكازينو الذي لا تحبه أمك إعلمي أننا سنقاضيك |
Eğer bütün o cinsel gerilim seni rahatsız ettiyse özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف إذا كان كل هذا التوتر الجنسي جعلك غير مريحة. |
Eğer her söylediği yalansa, dünyanın en kolay davası olması gerekir. | Open Subtitles | انظر , إذا كان كل ما سردته أكاذيب فستكون أسهل قضية على الإطلاق |
Eğer her şeyi ben yapacaksam sana niye para veriyorum? | Open Subtitles | لماذا أدفع لك إذا كان كل شيئ يجب ان أفعله لوحدي ؟ |
Eğer her şey de durursa sadece "Evet, bitti." diyebilirim. | Open Subtitles | إذا كان كل شئ يتوقف أيضاً فقط يمكنني القول إنها النهاية |
Eğer her şey gizli ise, bunun üzerine nasıl tartışabiliriz ki ? | Open Subtitles | كيف يمكن أن نناقش شيئاً إذا كان كل شئ حوله سري |
Eğer her şey yolundaysa... ..o zaman ortak yönetim kurulundan Nachiket Verma'nın aradığı neydi? | Open Subtitles | إذا كان كل شيء على ما يرام .. ثم ماذا كان المدير المشترك لمركز الموازنة المفتوحة، ناشيكيت فيرما تبحث عنه؟ |
Eğer her şeyi doğru yapacaksan evet. | Open Subtitles | إذا كان كل شئ على ما يرام سوف أئتى |
Biliyorum, Eğer her gün, Noel olsa, şimdi, bu yaptığı Noel değildi, değil mi? | Open Subtitles | أعلم، إذا كان كل يوم (كريستماس) لن يكون هنالك (كريستماس)، الاَن، أليس كذلك؟ |
Eğer tüm zamanlar aynı anda mevcutsa bakış açımızı değiştirerek geleceğimizi görebilir miyiz? | Open Subtitles | إذا كان كل الزمن يوجد في وقت واحد، ألا نستطيع ان نغير نظرتنا للزمن وربما نرى مستقبلنا؟ |
Eğer tüm istediğiniz konuşmaktıysa, neden cinayet silahını yanınızda götürdünüz? | Open Subtitles | إذا كان كل ما أردتي هو التحدث إذًا لماذا أحضرتي سلاح الجريمة؟ |
Eğer tüm semt bir cihazı kullanarak maç ilzeyebiliyorsa bunun manası üç yada dört aile bir cihazı kullanıp elektriğin keyfini çıkartabilir. | TED | إذا كان كل الجيران بمقدرتهم مشاهدة مباراة اعتمادًا على جهاز واحد، هذا يعني أنه يمكن لأسرتين أو ثلاثة أو أربعة الاعتماد على جهاز واحد لينعموا بالكهرباء. |
5 tane saydım... toplamda 10, o halde Eğer tüm sayfa çevirme cihazları aynıysa, cihaz başına 10 tane var demektir. | Open Subtitles | انا اعد 5 ... بل 10 كلهم جملة إذا كان كل الـبي دي تي متماثلين فهناك جهاز لكل عشره |
Eğer tüm bunlar doğruysa neden dün gece beni öldürmedin? | Open Subtitles | إذا كان كل ذلك حقيقياً ... . لما لم تقتلني الليلة الماضية ؟ |
Biliyorsun, Eğer tüm bunlar doğruysa insanlar Stiles yüzünden öldü demektir. | Open Subtitles | أتعلم، إذا كان كل هذا صحيحاً، فإن الناس ماتوا بسبب (ستايلز). |
Eğer bütün bunlar olmamış olsaydı, hepimiz şu andaonun cenazesinde olacaktık. | Open Subtitles | إذا كان كل هذا لم يحدث لكنا نقيم لها جنازتها الآن |
Eğer bütün Yahudiler bankerse, aynı anda nasıl komünist olabilirler? | Open Subtitles | إذا كان كل اليهود مصرفيون كيف يمكن إذن أن يكونوا شيوعيين أيضا؟ |
- Bu sıra dışı... Eğer bütün gezegen izliyorsa, hadi onlara daha ilginç birşeyler gösterelim. | Open Subtitles | إذا كان كل الكوكب يشاهدنا ألا نستطيع أن نريهم شىء أكثر أهمية ؟ |