Eğer Kral'ı hayal kırıklığına uğrattıysam iyi bir sebebi vardır. | Open Subtitles | إذَا كُنت قَد جَعلَت المَلِك يَيأسْ، فَسَيكُون ذَلِك لِسَبب وَجِيه |
Eğer Kral'ın metresi, benim için Kral'a aracılık edecekse o zaman minnettar kalırım. | Open Subtitles | ولكِن إذَا كَانت عشِيقَة الملِك سَوف تَتوسَط لمصلحَتي لدَى المَلِك عِندئِذ سَأكِون ممُتَنه |
Majesteleri Eğer onun yerini alırsam memnun olur mu diye merak ediyor. | Open Subtitles | تتَسائَل عمَا إذَا كَان يسُر فَخامتُك إذَا أخَذت مَكانهَا، أعنِي ركِوب الخَيل |
Yani bu kararımdan ödün vermedim. Doğrusunun bu olduğuna inanıyordum. | TED | إذَا لقد كنت صارمًا في ذلك الأمر, قد اعتقدت بضرورته. |
Kabul ettim. Yani, ben yıllardır ve yıllardır bir sır saklıyordum, o yüzden alışkanlık haline gelmişti, bir sır olarak saklamaya devam etmek. | TED | اعني, لقد كتمت السر لسنين وسنين وسنين إذَا كانت كيد اخرى أمدها, لأستمر في كتمان السر |
Eğer sevgisi artarsa, ...ailemiz için bunun ne anlama geldiğini hayal etsene. | Open Subtitles | مَع ذلِك، تَصور مَا الذِي سَيعنِيه لنَا كَعائِله إذَا نمَا حُبه لهَا |
Tamam Eğer o insanları öldürmüyorsa o zaman neden kötü kurdu oynuyor? | Open Subtitles | حسنًا إن لم تكن تقتل الناس إذَا لماذا تلعب دور الذئب الشرير؟ |
Eğer hayatına değer veriyorsan, başkalarıyla benim hakkımda konuşma. | Open Subtitles | إذَا كنَت تَقدِر حيَاتُك، لاتَتكلَم عَني لِلأخرَين، هَل تفَهم؟ |
Eğer tüm dünyanın İngiltere Kralı'nın sözünü tutmaktan aciz olduğunu bilmesini istiyorsan, o zaman yapmak zorundasın. | Open Subtitles | إذَا كُنت تَريَد أن يَعرِف العَالم بِأن مَلِك إنجَلترا غَير قَادِر علَى الحفَاظ بِكلمتَه، إذَا غيِر رأيكَ |
Doğal olarak bu iltifattan sonra gururum okşandı, ...Eğer yapabilseydi, beni köpeklerin önüne atardı. | Open Subtitles | بِطبِيعة الحَال، أشعَر بِالإطرَاء مِن المجَاملَه مُنذَ أن أرَادت بِأن تَلقِيني علَى الكِلاب إذَا إسَتطاعتَ |
Eğer değerli tavsiyemi isterseniz, ...politakadan anlamayacak kadar salak, zengin bir adamla evlenin. | Open Subtitles | إذَا رغبَتي بَأخذ نَصِيحتي، لمَا يسَتحق أعَثرِي علىَ زَوج غَني وغَبي جِداً لمِعرفَة شيَئاً عَن السَياسَه |
Eğer birileri benim davamdan bahsederse, ...onlardan tek isteğim, beni nazikçe yargılamalarıdır. | Open Subtitles | إذَا كاَن يَنبغِي لأحَد مَا بِتنَاول قضِيتي أطَلب مِنهَم أن يحَكِمو فِيهَا بِلطَف فَحسب |
Eğer dilini tutmazsan seni çuvala koyup Thames nehrine attırırım. | Open Subtitles | عَليك أن تكُون في كِيس مخُيط وألقِيك في نهَر التيمز إذَا لم تكُن بِعجَله إِحفَظ لِسانك |
Eğer sonsuz mutluluk mu yoksa sonsuz keder mi diye sorsalardı, her zaman kederi seçerdim. | Open Subtitles | إذَا اضطُرِرِت لِلإختِيَار بَين السَعادَة القُصوَى والحُزن الشَدِيد سَأختَار دَائِماً الحُزن |
Eğer hala bana bir şeyler hissediyorsan, onun için konuşursun. | Open Subtitles | إذَا كُنت لاتَزَال تَكُن لي المَشاعِر، سَتَتحدث عَنهَا |
Dediklerine göre, Eğer reddedersem, Kral, kızımı reddedecekmiş. | Open Subtitles | يَقُولُون بأنِي إذَا رفَضت المًلِك سَوف يَلهَى عَن حُبِه الأبَوِي لإبنَتي |
Eğer Katherine'e dönmezsem, Papa beni aforoz etmekle tehdit ediyor. | Open Subtitles | البَابَا يُهدِد بعزلي إذَا لم أعُود لِـ كاثرين |
Eğer Kral'ın metres alacağını düşünüyorsan, senin seçimin olsun, onun değil. | Open Subtitles | ولكِن إذَا إعتَقدتِي بِأن المَلِك مُتأكِد تمَاماً مِن إتخَاذ عَشيقَه بَعدهَا تَأكدِي |
Yani onun İngiltere Kraliçesi'nin kardeşine eş olarak yakıştığını mı düşündün? | Open Subtitles | إذَا تَظنِين بِأنَه يَستحِق أن يَكِون زَوج لأخِت مَلِكه إنجِلترا؟ |
Yani şimdi Amy bunu bilse sorun çıkarmayacağını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | إذَا إن علمت أيمي بهذا، أتعتقد بجدية أنها ستكون موافقة عليه؟ |
Yani korkuluk hala hayatta ve biz benim maketi boşuna yaktık. | Open Subtitles | إذَا, الفزّاعة ما زالت على قيد الحياة؟ و لقد أحرقنا الديكور من أجل لا شيئ؟ |