Hayır, ödünç alma denir. Onun için 25 dolar ödüyorum. | Open Subtitles | لا، إنها إستعارة أنا أدفع 25 دولار من أجل إستعارته |
Bir hackerın sunucu ödünç alması gibi bir şey... Yaptığımdan değil. | Open Subtitles | مثل إستعارة مخترق حواسيب لخادم، ليس كأنني قمتُ بذلك من قبل. |
Ortağının elbiselerini ödünç almama bir şey demeyeceğine emin misin? | Open Subtitles | هل أنتِ متأكدة أن شريكك لا يمانع بشأن إستعارة ملابسه |
Hayatla ilgili de mükemmel bir metafor oldu aynı zamanda ha dostum? Evet. | Open Subtitles | نوعاً ما إستعارة للحياة , أليس كذلك يا صديقي ؟ |
Hazine ile ilgili mecaz bilgeler eski insanların aklıdır. | Open Subtitles | إنّ الكنزَ إستعارة لحكمةِ الميرميّةِ القديمةِ |
Bir benzetme olmalı, ama neye bilmiyorum. | Open Subtitles | هو يجب أَن يكون إستعارة, لكني لا أَعرف ما هو |
Adamlarını ödünç almam gerek. Ne zaman yeterli adamın oldu ki? | Open Subtitles | و سيكون علىّ إستعارة نوابك أنك دائماً بحاجة للرجال |
Bu gece onunla yemeğe çıkacağım. Ceketini ödünç alabilir miyim? | Open Subtitles | سأتناول العشاء معها، هل يمكنني إستعارة سترتك؟ |
Bu gece onunla yemeğe çıkacağım. Ceketini ödünç alabilir miyim? | Open Subtitles | سأتناول العشاء معها، هل يمكنني إستعارة سترتك؟ |
Harika,çünkü siyah elbiseni ödünç almak istiyorum. Soru sormak yok. | Open Subtitles | عظيم، لأنني كنت أريد إستعارة إزارك الأسود |
Hey, Matty, cevapları ödünç almak isteseydin, nasıl yapardın? | Open Subtitles | ماتي، إذا أردت إستعارة الأجوبة كيف ستفعلها؟ |
Mesela, bir şey isteyeceksen, " Lütfen, ödünç alabilir miyim?" demeyi dene. | Open Subtitles | مثلاً إذا كنت تريد شيئاً تقول : أرجوك يمكنني إستعارة ؟ |
Lütfen, dürbünü ödünç alabilir miyim? Dişlerini dökmeden önce. | Open Subtitles | أرجوك يمكنني إستعارة المنظار قبل أن أخلع سنانك ؟ |
Archie, anahtarları tekrar ödünç alabilir miyim? | Open Subtitles | أرتشي , لا يمكنني إستعارة هذا المفتاح مرة أخري , أليس كذلك ؟ |
Tek yapmam gereken bir telefon ödünç alıp bu numarayı çevirmem. | Open Subtitles | كل ما علي فعله , هو إستعارة هاتف ما و الإتصال برقمي |
Neden arabasını ödünç istemedin ki? | Open Subtitles | إذاً ألا يمكنك فقط أن تطلب منها إستعارة سيارتها؟ |
Belki de batan bir geminin üstündeki sıçanlar daha doğru bir metafor olacaktır. | Open Subtitles | ربما فئران على سفينة تغرق قد يبدو أفضل إستعارة دقيقة |
Zeki biri değilim ama bu popo mazileriyle ilgili bir metafor değilse nedir ki? | Open Subtitles | الآن أنا لست طالب مدرسة، ولكن إذا لم تكن تلك إستعارة لدوري الكبار، أنا لا أعلم ما هي |
Gemi batırmak. mecaz birleşimi mi bu? Gemiler mayınlara çarpar. | Open Subtitles | هزّْ المركبَ هَلْ تلك إستعارة مختلطة؟ ...المراكب كَانَ عِنْدَها مدافعُ |
Bu doğru değil, ayrıca artık bence, benzetme yaparak konuşmaktan tehlikeli bir şekilde uzaklaştık. | Open Subtitles | ذلك ليس صحيحاً، وأظن أننا قريبين وبشكل خطير للحديث بلا إستعارة. |
Uzay yolcuğunu karısı dövmek yerine mecazi anlamda kullandı. | Open Subtitles | وكان يقصد بالسفر عبر الفضاء إستعارة لضرب زوجته. |
- Dizüstü bilgisayarını kullanabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني إستعارة حاسوبك المحمول؟ |
Haftalığı 3'den, 10 bin borç almak istiyorsun | Open Subtitles | إذا كنت تريد إستعارة عشرة ألف، الدفع سيكون 3 فواتير بالأسبوع. |
O penis benzetmesi çok güzel yazılmıştı. | Open Subtitles | إستعارة القضيب كتبت بشكل جميل |