Ben şahsen G-Man programlarının bazılarını dinledim. | Open Subtitles | إستمعتُ إلى عدّة برامج تتحدّث بشأن رجال التحقيقات. |
Sayıları dinledim ve beni bugün tam buraya getirdiler. | Open Subtitles | إستمعتُ إلى الأرقام ،، رأيتهم وأرسلوني إلى هنا ،، اليوم |
Bugün programınızı dinledim. Hayrete düştüm. | Open Subtitles | إستمعتُ إلى معرضِكَ اليوم وأنا أُدهشتُ. |
-Kasetini dinledim Cokbeğendim. -Harika. | Open Subtitles | أنا إستمعتُ إلى شريطِكَ لقد أحببتُه |
Mesajı dinlediğimde, öyle sarhoştu ki tek kelimesini dahi anlamadım. | Open Subtitles | وعندما إستمعتُ إلى الرسالة المسجلة كانت ثملةٌ جداً, لدرجة أنَّني لم أكد أفهم ما تقول |
Kalbini dinledim. Tansiyonunu ölçtüm. | Open Subtitles | إستمعتُ إلى قلبه، دقّقتُ على ضغط دمّه |
Seni dinledim ve cevabım hâlâ hayır. | Open Subtitles | لقد إستمعتُ إليك، ولا زال جوابي الرفض |
Programını dinledim. | Open Subtitles | إستمعتُ إلى معرضِكَ، |
Konuştuklarınızı dinledim. | Open Subtitles | أنا فقط إستمعتُ إلى محادثتِكَ |
dinledim. | Open Subtitles | أنا إستمعتُ إليه. |
- Geçen dört hafta her gün her an o şarkıyı dinledim ki artık direncimin kırıldığını varsayıyorum. | Open Subtitles | - إستمعتُ إلى تلك الأغنيةِ في كُلّ لحظة من كُلّ يوم بـ الأسابيع الأربعة الماضية التي كانت من المفترض أنْ تَكُونَ إجازتي المجدّدة. |
Bugünki yayınını dinledim. | Open Subtitles | إستمعتُ إلى برنامجكِ اليوم |
Radyoda haberleri dinledim. | Open Subtitles | "إستمعتُ إلى الأخبار على الراديو." |
Evet, yaptım. Seni dinledim. | Open Subtitles | بل أخطأت لما إستمعتُ لكَ |
Mikslerini dinledim. | Open Subtitles | وقد إستمعتُ إلى مزيج موسيقاك. |
Şarkılarını dinledim. | Open Subtitles | إستمعتُ لأغانيك |
Tek kelime söylemeden onu dinledim. | Open Subtitles | إستمعتُ إليها, ولم أتفوه بكلمة واحدة ! |
Seni en son dinlediğimde, benle Hodgins'i ayırmıştın. - Hayır. - Evet. | Open Subtitles | تعلم، بآخر مرّة إستمعتُ إليك فيها، جعلتني أنفصل عن (هودجينز) |