| Ayrıca bu durumda bile sessiz kalabilir. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها بقت صامتة حتى في هذا الوضع |
| Ayrıca her gün saat 10:00'da yarı kafeinli, soya sütlü Latte içer. | Open Subtitles | قالَك تريدين كل بريد معجبيك إضافة إلى أنها تَحتاجُ نِصْف كوب قهورة قهوة بحليب صويا كُلّ يوم في 10: |
| Ayrıca yaklaşık 30 saniyeye düşürdüm. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها تستغرق 30 ثانية في الوقت الحالي |
| Ayrıca ön kapıdan başka bir giriş de bulmak iyi bir fikirdir. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها فكرة جيدة لإيجاد مكان يُمكّنك الوصول إليه دون الحاجة لإستخدام الباب الأمامي |
| Ayrıca ince zevklidir... Anlayışlıdır... | Open Subtitles | إضافة إلى أنها مهذبة، فهى كتومه |
| Ayrıca İngiliz'di. İğrenç. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها كانت ساقطة في المجموع |
| Ayrıca, ona para vermiştim. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها تكلف مبالغاً طائلة |
| Ayrıca, hem para da yetmiyor. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها ليست نقود كافية. |
| Ayrıca konu zaten birşeyler yapmak değil, anlıyor musun? | Open Subtitles | إضافة إلى أنها لا تشبه الواقع أتفهمين؟ |
| Ayrıca, umrunda olmaz. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها, لا تهتم. |
| Ayrıca onunla Daphne ve Regina sayesinde tanıştı. | Open Subtitles | إضافة إلى أنها عرفته من خلال (دافني) و (ريجينا)ِ" |
| Ayrıca küçük bir yardım da almıştı. | Open Subtitles | "إضافة إلى أنها حصلت على مساعدة صغيرة" |