"إعتدتُ" - Traduction Arabe en Turc

    • Eskiden
        
    • alıştım
        
    • alışığım
        
    • " Bir
        
    • alışmıştım
        
    • ederdim
        
    - Beni tutuklayamazsın! Sen polis değilsin! - Eskiden öyleydim. Open Subtitles ــ لا يمكنكَ القبضُ على أنتَ لستَ شرطياً ــ إعتدتُ أن أكونَ واحداً, هل يُجدى معك ؟
    Eskiden onların grubundaydım ama beni attılar. Open Subtitles إعتدتُ أن أكونَ ضمنَ مجموعتهم، حتى قمنّ بطردي.
    Eskiden buna bakıp, benimle dalga geçtiğini düşünürdüm. Open Subtitles لقد إعتدتُ مشاهدة هذه البنايات والإعتقاد بأنها تسخر مني
    Hiçbir şey... Sana epey alıştım. Open Subtitles مُجرّد أنّي إعتدتُ على رؤيتك تتصرّف على الدوام كفتى في الثانية عشر من عمره،
    Bir akşamdan kalmaya alışığım ama iki akşamdan kalma ise bambaşka bir şey. Open Subtitles آثرٌ واحـد. لـقد إعتدتُ على آثرين. إنه شيء آخر بـرمته.
    Lisedeyken, büyük Broadway hayallerim vardı ve herkesin bana gülmesine alışmıştım. Open Subtitles ،أوتعلمي , عندما كنتُ بالثانويّة ،وكان لديّ كلّ أحلامُ بروادي الكبيرة لقد إعتدتُ بأن يتمّ السخرية علي .من قبل الجميع
    Biliyor musun, Eskiden bu masalların koleksiyonunu yapardım. Open Subtitles أوتعلم، لقد إعتدتُ تجميع هذه.. الكتب الخُرافيّه.
    Eskiden iki bıçak taşırdım, ama artık taşımıyorum. Open Subtitles لقد إعتدتُ أن تكون لدي سكينتان ولكن ليس لديّ ذلك بعد الآن
    Eskiden her şeye özel tarifim derdim. Open Subtitles صحيح، إعتدتُ أن أسمّي كل شيء بأمي المشهورة
    Aslında Eskiden silahım vardı Jill ama artık ihtiyaç duymuyorum. Open Subtitles في الحقيقة, ياجيل إعتدتُ أن احمل سلاح لكنني لم أعُد بحاجته بعد الآن
    Eskiden nöbet geçirdikten sonra hiçbir şeyi hatırlayamazdım. Open Subtitles إعتدتُ أن لا أتذكر تقريباً أيّ شيء عندما تأتيني النوبة.
    Eskiden senin gibiydim şimdiyse bu beni hasta ediyor. Open Subtitles إعتدتُ أن أكون مثلك و يجعلني أشعر بالإشمئزاز الآن
    Biliyor musun, sen buraya gelmeden önce Eskiden artılarla ve eksilerle çıkardım. Open Subtitles تعرفين , قبل أن تأتي هنا إعتدتُ أن أواعد الإيجابيات والسلبيات
    Eskiden saatlerce annemin ameliyat kasetlerini izlerdim. Open Subtitles لقد إعتدتُ أن أمضي ساعات و أنا أدرس التسجيلات القديمة لجراحات أمّي
    Domuz polislerin kokusunu alırım. Eskiden müslümandım. Domuzu tanırım. Open Subtitles أستطيع شمّ الخنازير ، إعتدتُ أن أكونمُسْلِماً،أعرفالخنازير،أجلالخنازير!
    Ben de Eskiden bunu merak ederdim. Open Subtitles إعتدتُ على التساؤل عن نفس الشيء.
    Geçen bunca yıldan sonra buna oldukça alıştım diyebilirim. Open Subtitles في الحقيقة سيـّدي ، بعد كل هذه السّـنوات إعتدتُ على الأمر.
    Delice gelebilir ama onlara alıştım gibi. Open Subtitles ربما سيبدو التالي جنونياً ولكنني إعتدتُ عليهم نوعاً ما
    Ölülerle takılmaya alışığım. Open Subtitles إعتدتُ التسكع مع الجثث.
    Evet, rahat seyahat ediyor. Ben de rahat seyahat ederdim. Open Subtitles نعم ، هي تحب إقتناء أشياء بسيطة أنا إعتدتُ على ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus