Biri kızıma saldırdı. | Open Subtitles | أحدهم إعتدى على إبنتي. |
Sana asla zarar vermem. Çok üzgünüm, Bay Mynor. Adamlarımızdan birine saldırdı. | Open Subtitles | انا لن أؤذيك أبداً أنا آسف ، سيد (ماينور) ، لقد إعتدى على احد رجالنا |
Main ve Truxton caddelerinin... köşesindeki eczanenin müşterilerine saldırdı. | Open Subtitles | إعتدى على زبائن الصيدلية الواقعة عند تقاطع الجادتين الرئيسية و (تراكستن) |
Pekâlâ, 78'den 81'e. Dozu giderek artan şekilde sekiz kadına saldırmış. | Open Subtitles | في الفترة من 1978 إلى 1981 إعتدى على 8 سيدات بنمط متصاعد. |
5 yıl önce bir bar kavgasında adamın tekine saldırmış. | Open Subtitles | لقد إعتدى على رجلٍ خلال شجار في حانة قبل خمس سنواتٍ. |
Görünüşe göre iki kez komutanına saldırmış. | Open Subtitles | يبدو أنَّه قد إعتدى على ضابطهِ المشرفُ مرتيّن |
Callen, Sam, Aryanlardan biri bir sivile saldırdı. | Open Subtitles | (كالن)، (سام)، أحد المراقبين الآريين إعتدى على مدنية للتو. |
Kız ajanımıza saldırdı. | Open Subtitles | لقد إعتدى على عميل |
- Şehrimize saldırdı! | Open Subtitles | -لقد إعتدى على مدينتنا ! |
12. caddede terk edilmiş bir binada polise saldırmış. | Open Subtitles | إعتدى على شرطي في بنى مهجور على الشارع 12 |
Güvenliğe saldırmış ve silahını almış. | Open Subtitles | إعتدى على الحارس و أخذ مسدسه |
161 numaralı araştırma servisindeki görevlinin söylediğine göre Grovner Bay Anderson onu çocuk dövmekten şikayet ettikten sonra kurbanınıza saldırmış. | Open Subtitles | إذن، قال المُدير في "آي إس 161" أنّ (غروفنر) إعتدى على ضحيّتكما بعد أن بلّغ السيّد (أندرسون) عنه للإشتباه في الإعتداء على الأطفال. |