| Bizim şu anda, duygusalımsı, belirsiz bağlılık tarzı çoğunlukla seks ilişkisi içinde olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أننا أصبحنا في علاقة شبه عاطفية متوسطة الالتزام، ذات طابع جنسي |
| Başlangıçta arkadaş olduğumuzu sanıyordum çünkü genellikle senin gibi oğlanlar benim gibi kızlarla ingilenmezler. | Open Subtitles | في البداية ، إعتقدت أننا فقط اصدقاء لأن فتيات مثلك لا يرغبن بفتيان مثلي |
| Hani uçmadan önce biraz daha talim yapacaktık. | Open Subtitles | إعتقدت أننا سنحصل على المزيد من التدريب قبل الخروج |
| Hani kızları kahvaltıya götürecektik? | Open Subtitles | إعتقدت أننا سنأخذ الفتيات لتناول الفطور ؟ |
| Ben, biraz temiz hava alabilirdik, diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | إعتقدت أننا يمكننا أن نحصل على بعض الهواء |
| Onun da büyü gücü var diye aynı olduğumuzu sanmıştım. | Open Subtitles | أعتقدت أنه بما إنها تمتلك قوى سحرية، إعتقدت أننا متشابهَين |
| 10 metre üretim bandında olduğumuzu düşünüyordum, ama bence adamlar çağrımızı değerlendiriyor olabilirler. | Open Subtitles | إعتقدت أننا في خط العشر ياردات لكن أعتقد أن الحكم لربما يتراجع عن القرار |
| Tüketilmeyecek kadar geri olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أننا بدائيون لدرجة أن يستنفذونا |
| İtiraf programlarından daha iyi olduğumuzu sanıyordum, ama insanlar olumlu tepki verdi. | Open Subtitles | إعتقدت أننا أفضل من بعض كراسى الإعتراف... و لكن الناس تستجيب... |
| Aynı takımda olduğumuzu sanıyordum Blye. | Open Subtitles | إعتقدت أننا فريقٌ واحد يا بيلي |
| Bağışık olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أننا كنّا مُحصَّنون ضد الوباء |
| Şimdi sen beni yendin. Arkadaş olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أننا كنا أصدقاء. |
| Dost olduğumuzu sanıyordum. | Open Subtitles | لقد إعتقدت أننا أصدقاء |
| Hani bunu saklayacaktık? | Open Subtitles | إعتقدت أننا نحتاج لحفظ هذا السر |
| Hani oğlunun bakıcısına gidecektin. | Open Subtitles | لقد إعتقدت أننا ذاهبين لرؤية حاضنة إبنك |
| Olur, söylemem. Ama prenses, bugün beraber takılacağımızı düşünmüştüm. | Open Subtitles | أجل لكن يا أيتها الأميرة , إعتقدت أننا سنخرج معاً اليوم |
| Harikaydın. Bir iki şey çalışırız diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | أجل , بالطبع إستمعي أنت تقومين بعمل جيد هنا لقد إعتقدت أننا يمكننا العمل علي شئ أو إثنين |
| Arkadaş olabileceğimizi düşünmüştüm. | Open Subtitles | إعتقدت أننا يمكن أن نكون أصدقاء |
| Kahretsin, bulduk sanmıştım. Sence öylesine mi dondu kaldı? | Open Subtitles | اللعنة, إعتقدت أننا وجدناه هل تظن أنها إرتعدت؟ |
| Başlarda şehrin yarsının elektriğini keseceğiz sanmıştım. | Open Subtitles | فى البدايه إعتقدت أننا يجب أن نقطع التيار عن نصف المدينه |
| Aile gibi olduğumuzu düşünüyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أننا كنّا عائلة |
| Affedersin, iş ilişkimizde aynı tarafta olduğumuzu düşünüyordum. | Open Subtitles | آسفة، إعتقدت أننا كنا في منطقة (إنها أنا) في علاقتنا |
| - Ortak olduğumuzu sanıyorum. seni ben ortağım yaptım! - Biz ortağız! | Open Subtitles | إعتقدت أننا شريكان - نحن شريكان بالفعل - |