"إعجازي" - Traduction Arabe en Turc

    • mucizevi
        
    • mucize
        
    • mucizevî
        
    1905'te, mucizevi bir yılda, yaptığı şöhret gerçekten inanılmazdı. Open Subtitles و في عام 1905 و خلال عام إعجازي واحد كانت العلامة التي صنعها لا تصدق
    Rahat görülüyor olabilir. Ama yapması gereken şey gerçekten mucizevi bir olay. Open Subtitles قد يبدو هادئاً، لكن يوشك على القيام بشئ إعجازي.
    Komutan ekibinizin geri kalanı gibi, tuhaf bir şekilde çarpışma travması izi yok sizde, ve gözüken o ki mucizevi bir şekilde kazadan kurtuldunuz. Open Subtitles مثل باقي طاقمك أيها القائد، أنت خالٍ من الإصابات بشكل غريب، ويبدو أنّك نجوت من حادث التحطم بشكل إعجازي.
    Neyse ki, mucize eseri olarak korunmuş kafası elimizde. Open Subtitles لكن لحسن الحظ، لدينا هذا الرأس الذي حُفِظ بشكل إعجازي.
    Eğer geri döndürebileceğimi bildiğim bir davayı alsaydım ben de mucize doktor gibi görünürdüm. Open Subtitles سأبدو كشافي إعجازي إن أخذ حالتين فقط وأنا أعرف أنها ستنجح
    Ve mucizevî şekilde yolları kesişiyor. Open Subtitles خليقة كل منهما تختلف عن الآخر بشكل إعجازي
    O da eski kıyafetlerini toplamış sevgiyle doldurmuş ve onlar mucizevi biçimde yemeğe dönüşmüş. Open Subtitles لذا جمع ملابسه القديمة، خللّها بالحب، وتحولت بشكل إعجازي إلى يخنة.
    Eğer tek sorunumuz buysa.. ..bu mucizevi bir zafer olacak. Open Subtitles إن كان كل ما هناك هو بعض مواطن الخلل فسيكون انتصاراً بمقدار إعجازي.
    Eğer tek sorunumuz buysa.. .. bu mucizevi bir zafer olacak. Open Subtitles إن كان كل ما هناك هو بعض مواطن الخلل فسيكون انتصاراً بمقدار إعجازي.
    Evlendiğimizden beri, Booth her şeyin mucizevi şekilde gerçekleştiğini düşünüyor. Open Subtitles فمنذ الزفاف، يعتقد (بوث) أنّ كلّ شيء تطوّر بشكل إعجازي.
    Ta ki başıma mucizevi bir şey gelene kadar. Open Subtitles حتى حدث شئٌ إعجازي.
    Özüne kadar ta ki bütün parçalar mucizevi şekilde yerlerine oturana kadar. Open Subtitles إلى ضروراته المجردة حتى - بشكل إعجازي
    Beyin mucizevi bir organ. Open Subtitles الدماغ عضو إعجازي.
    Ve mucizevi bir şekilde Carol Ferris'i düşen bir reklam panosunun altında ezilmekten kurtardı. Open Subtitles وعلى نحو إعجازي قام بإنقاذ (كارول فيريز) من أن تسحق بأنقاض المبنى المتهاوي.
    Ve mucizevi bir şekilde Carol Ferris'i düşen bir reklam panosunun altında ezilmekten kurtardı. Open Subtitles وعلى نحو إعجازي قام بإنقاذ (كارول فيريز) من أن تسحق بأنقاض المبنى المتهاوي.
    Bu da epey mucizevi bir şey. Open Subtitles هذا إعجازي للغاية.
    Ta ki başıma mucizevi bir şey gelene kadar. Open Subtitles حتى حدث شئٌ إعجازي.
    Bildirildigine göre baskanin uçagi... bir mucize eseri kurtuldu... bir eliyle Daily Planet'ten gazeteci Lois Lane'i... digeriyle düsen helikopteri kurtardi. Open Subtitles سوف نقرأ التقارير إنقاذ إعجازي لقوات الطيران واحد ... قبض على لص للمنازل بينما يتم إنقاذ الآنسة لويس لاين
    Bir mucize oldu ve bir yargıç bizi dinlemeyi kabul etti. Open Subtitles و بشكل إعجازي هناك قاضي وافق على سماعنا
    Ameliyattan çıkması bir mucize. Open Subtitles نجاته من العملية الجراحية أمر إعجازي
    Ve mucizevî şekilde yolları kesişiyor. Open Subtitles خليقة كل منهما تختلف عن الآخر بشكل إعجازي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus