"إعصاراً" - Traduction Arabe en Turc

• kasırga
• fırtına
• hortum

Şu odanın haline bak. Sanki bir kasırga çıkmış.
أنظري إلى هذهِ الغرفة، تبدوا و كأن إعصاراً أودى بها.

Kansas City'de kasırga çıkmış diye duyduk.
لقد سمعنا أن هناك إعصاراً في مدينة كانساس

Cesedi atan kasırga mı diyorsun?
أنتِ تقولين أن إعصاراً قد رمى تلك الجثة هناك؟

Evet. Onu öldüren şeyin fırtına, sel ya da cinayet olup olmadığını öğrenmek iyi olurdu.
نعم, كن لطيفاً و اعرف فيما إذا كان إعصاراً, ام فيضاناً أم خطأ في اللعب قد قتله

O olmasaydı, benim beynim beyin gücüyle bir fırtına oluştururdu buda hepimizin sonu demektir, bu yüzden avucunu yala!
بدونها، سيخلق عقلي إعصاراً ذو قوة خارقة وسوف يقضي علينا جميعاً، ألعبي بعيداً!

İlginç, "hortum" kelimesinde "d" olduğunu hatırlamıyorum.
"مضحك ، أن يكون هناك "ن" في "إعصاراً

Üstünde araba koltuğu olan bir kasırga mı yaptın?
لقد صنعتَ إعصاراً و مقعد سيارة على قمتهِ؟

Belki bir kasırga değil ama rüzgar yapabiliyorum...
إسمعي أستطيع أن أصنع ريحاً, قد لاتكون إعصاراً

Ofisini kasırga dağıtmış gibi duran bir avukatın ücretini ödemeye gücüm yok.
لا أستطيع تحمل توكيل محام يبدو مكتبه... كما لو أنّ إعصاراً ضربه.

Köpeğimle birlikte dışarıya hava almak için çıkmıştım, ...ve ufukta bir kasırga gördüm.
-كنتُ أمشي كلبي للتو، ولقد رأيتُ إعصاراً

kasırga bunun içinden geçmiş gibi gözüküyor.
يبدو وكأنّ إعصاراً مرّ بها تماماً.

Yaklaşan bir kasırga görüyorum ama grup falan yok.
أرى إعصاراً يقترب ولا أرى فرقة.

kasırga bile ayarlayabilir.
قد تستدعي إعصاراً

Dostum, biri bana bir kasırga yollasın.
"رباه، ليحضر لي أحد إعصاراً"

Bir yerde sağlam bir fırtına çıkmıştır.
لا بد ان يكون هناك إعصاراً فى مكان ما

fırtına çıkacağını söylediler.
يقولون أن إعصاراً سيحل

Sanki bir hortum geçmiş gibi görünüyor burası.
يبدو أن إعصاراً هبّ من هنا

Waco'yu bir hortum vurmuş.
سمعت أن إعصاراً ضرب (وايكـو)!