Şunu söyleyebilirim ki sen Alexei Vershinin FSB'ye ihanet ediyorsun. | Open Subtitles | بأن أقول أنك (أليكسى فيرشينى) خائن للـ (إف إس بى) |
FSB başkanına bilgi verdim. | Open Subtitles | أعلمت رئيس ال"إف. إس. بى" بوضعك بإختصار |
FSB'ye çalışan çifte ajan belki Lena'dır. | Open Subtitles | ربما (لينا) هى العميل المزدوج لـ (إف إس بى) |
Riski seven bir kapitalist. Annie'nin FSB ajanı olmasından şüpheleniliyor. | Open Subtitles | كمشروع رأسمالى، ويشتبه كونها عميل (إف إس بى) مزدوج |
Washington'da FSB bağlantılarıyla hiç karşılaştığın oldu mu? | Open Subtitles | هل عرفتى أى معلومة عن (مراقبينه من الـ (إف إس بى هنا فى العاصمة |
Üst düzey bir FSB ajanına bu kadar yaklaşabilen olmamıştı. | Open Subtitles | كنتى أقرب من أى شخص آخر (لناشط كبير فى (إف إس بى |
- Eğer direnemezse bildiği her şeyi FSB'ye anlatırsa CIA operasyonlarına ne gibi zararlar verebileceğini bilmemiz gerek. | Open Subtitles | -ولكن إن لم وأخبرت الـ (إف إس بى) كل ما تعرف يجب ان نعلم حجم الخطر الذى سيحدث |
Sen ellerinde olmadığın sürece Zarya'nın FSB'ye bir yararı olmaz. | Open Subtitles | (زرايا) ليست مهمة لـ (إف إس بى) إلا إذا كنتى لديهم فى الحجز |
FSB kaçmayı bırakıp buraya geleceğini nereden düşünsün? | Open Subtitles | لماذا قد يعتقد الـ (إف إس بى) بانك توقفتى عن الهروب لكى تأتى هنا ؟ |
Eğer ikimiz de 24 saat içinde ülkelerimize dönmezsek o kimliğin bilgileri FSB'ye gönderilecek. | Open Subtitles | إن لم نكن آمنين نحن الاثنين ونعود للوطن فى خلال 24 ساعة تفاصيل هذه الهوية ستُرسل لـ (إف إس بى) |
Lena Nairobi'deyken orada bir FSB ajanı vardı. | Open Subtitles | عندما كانت (لينا) فى نيروبى كان هناك عميل (إف إس بى) |
FSB dosyanda yazdığına göre en büyük yeteneğin casusluk sezgilerin ve ajanlık becerilerinmiş. | Open Subtitles | ملفك فى الـ (إف إس بى) يقول بانه لديك مهارات رائعة كناشط و حدسك العاطفى وشغفك لأن تكون جاسوسًا |
Daha evvel Lena Smith bana Annie Walker'ın aynı zamanda aşığı da olan Simon Fischer adındaki FSB ajanına gizli bilgiler aktardığına dair ilginç kanıtlar sundu. | Open Subtitles | فى وقت سابق، قدّمت لى (لينا سميث) أدلة دامغة بأن (آنى والكر) اجتازت بذكاء وسرية العامل فى منظمة (إف إس بى) (سايمون فيشر) |
FSB'den kim öldürdü o halde? | Open Subtitles | إذًا من فى الـ (إف إس بى) فعلها ؟ |
FSB seni hiç bulamayabilir. | Open Subtitles | الـ (إف إس بى) لن تستطيع إيجادك |