"إلى المدارس" - Traduction Arabe en Turc

    • okula
        
    • okullara
        
    • okuluna
        
    Ama o parayla çevresinde yaşayan bekar anneleri okula gönderiyor. TED تأخذ تلك الأموال وتبحث عن أمهات عازبات في مجتمعها لترسلهم إلى المدارس.
    Bugün, iki milyon çocuk okula gidiyor. TED اليوم، يذهب مليونان من الأطفال إلى المدارس.
    Okulları kapatalım mı? Peki işçiler ne olacak? Çocukları okula gitmediyse onlar da işe gitmeyecek. TED حسنا، ماذا عن الموظفين؟ فهم لن يذهبوا إلى أعمالهم طالما لم يذهب أولادهم إلى المدارس.
    Çok sayıda çocuğun eğitimini destekledi ve okullara ulaşabilmeleri için bir çoğunu bizimle yaşamaya davet etti. TED هي دعمت تعليم عشرات الأطفال و دَعَت العديد للعيش معنا في منزلنا من أجل الذهاب إلى المدارس.
    Neden çocuklarımızı böyle görünen okullara gönderiyoruz? TED لماذا نرسل أطفالنا إلى المدارس تبدو هكذا؟
    Artık evde yaşayıp, devlet okuluna gitmeyi deneyeceksin canım. Open Subtitles أنا أعتقد الآن أننا سوف نُحاول أن نُعودك على الحياة في المنزل , والذهاب إلى المدارس العامة
    Ülke çapında bir sürü okula binlerce bilgisayar bağışladım Open Subtitles تبرعت يآلاف الحاسبات إلى المدارس خارج البلاد
    İnsanlar işe, çocuklar okula gitmeyecek. Open Subtitles الناس لا يذهبون إلى العمل الأطفال لا يذهبون إلى المدارس
    İnsanlar işe, çocuklar okula gitmeyecek. Hepsi korkuyor. Open Subtitles الناس لا يذهبون إلى العمل الأطفال لا يذهبون إلى المدارس
    Hepsi Rus. okula gidiyorlar. Open Subtitles إنهن جميعهن روسيات خالصات وقد ذهبن إلى المدارس
    Özel okula giden çocukların hepsi tutucu birer pisliğe dönüşüyorlar. Open Subtitles كلّ الأطفال الذين يذهبون إلى المدارس الخاصّة سيصبحون حمقى.
    İşçi sınıfında büyüdün çocuğunu özel okula gönderenlere karşı öfke duydun. Open Subtitles ونشأتك في طبقة المجتمع الكادحة ولديك مشكلة مع الاشخاص اللذين يرسلون أولادهم إلى المدارس الخاصة
    Değişik gelirli ailelerden bahsediyoruz. Dersden önce çocuklarını okula getirmek pratik değil. Çocukları doyurmak dersde Open Subtitles نحن نتحدّث عن أمور عائلات يدخلون أولادهم إلى المدارس قبل بدأ الدروس ليس عمليا
    Herkes aynı dört gün çalışıyor, çocuklar o dört günde okula gidiyor, sosyal mesafe ve maske takmak gibi önlemler alınıyor ve sonrasında bir karantina dönemi geliyor. TED وهكذا يعمل الجميع في الأيام الأربعة ذاتها، ويذهب الأطفال إلى المدارس في الأيام الأربعة ذاتها، مع تطبيق كل إجراءات التباعد المكاني وارتداء الكمامات، وغيرها، ومن ثم تليها فترة الإغلاق التام.
    Çocuklar okula gitmeye başlıyor. TED الأطفال بدأوا يذهبون إلى المدارس.
    Kötü evlerden kötü okullara giden çocuklar görüyorum. Open Subtitles أرى الأطفال يذهبون من البيوت السيئة إلى المدارس السيئة ويعودون ثانية
    Doğru okullara gönderildi, iyi bir geçmişi ve bağlantıları var. Open Subtitles لقد ذهبت إلى المدارس الصحيحة وحصلت على الخلفية الصحيحة والعلاقات الجيدة وإن كانت
    Bahsettiğim programda okullara gidiyoruz ve suç yaşamından uzak tutmaya çalışıyoruz. Open Subtitles لا، البرنامج الذي أتحدث عنه هو أن نذهب إلى المدارس ونحاول إخافة الأطفال لنبعدهم عن حياة الجريمة
    Bence orduya ayrılan bütçenin tamamını kesip okullara vermeliyiz. Open Subtitles أرى أن نقطع التمويل عن الجيش ونرسله إلى المدارس
    Topladığımız kitapları bölge okuluna bağışlıyoruz böylece durumu olmayan öğrenciler bundan faydalanabiliyor. Open Subtitles و نحن نتبرع بها إلى المدارس الخاصة المحلية بحيث الأبيض مميزات الأطفال لا تفوتٍ أي فرصة أو مميزة منها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus