Biz stilettolarla Titicaca Gölü'ne kadar gidip geri döneriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نسير إلى بحيرة تيتيكاكا والعودة بالكعب العالي |
Çocukları Winnipesaukee Gölü'ne götürdüğümüz zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكرين عندما اخذنا الأطفال إلى بحيرة وانابيساكي؟ |
Yazları birkaç kez de Saratoga Gölü'ne gitmiştiniz. | Open Subtitles | وقد ذهبتم إلى بحيرة ساراتوجا ... في الصيف منذ عامين |
Sel, Orta Tayland'ı devasa bir göle çevirdi. | TED | حول الفيضان وسط تايلاند إلى بحيرة ضخمة. |
Şimdi, çamurlu bir göle girersin ve yayın balığının yumurtalarını koruduğu büyük bir delik bulursun. | Open Subtitles | أنظر ، تذهب إلى بحيرة وحل و تبحث عن حفرة كبيرة حيث سمك السلور تحمي بيضها |
Bak, daha küçük bir çocukken eğer seni göle götürüp kolunu o koca deliğe sokmanı isteseydim, sokardın. | Open Subtitles | إذا أخذتك إلى بحيرة و سألتكَ أن تضع يدك في حفرة عملاق |
Yayın eviniz, diyor ki Günaydın Amerika kesinlikle Winnipeusaukee Gölü'ne gelecekmiş. | Open Subtitles | ناشرك. أنه يقول أن "صباح الخير يا أمريكا" ستأتي بالتأكيد إلى بحيرة "وينبيزاكي"! |
Onun için Okobogee Gölü'ne gidiyoruz. | Open Subtitles | لهذا السبب نحن ذاهبان "إلى بحيرة "أوكوبوجي |
Neden Crystal Gölü'ne gidiyoruz? | Open Subtitles | لماذا يجب أن نذهب إلى بحيرة الكريستال |
Krater Gölü'ne gittiğimiz, Saha gezisini hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | أتذكروا رحلتنا الميدانية إلى بحيرة "كارتر" |
Yola koyulalım. Bin Ölü Savaşçı Gölü'ne gitmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لنكمل إلى بحيرة الألف المحارب الميت |
Gece hiç Las Vegas Gölü'ne gitmiş miydin? | Open Subtitles | أنت لم تذهبي إلى بحيرة لاس فيجاس ليلا ؟ |
Doktorları Lugano Gölü'ne taşınmasını öneriyorlar. | Open Subtitles | أطبائه إقترحوا إنتقاله إلى بحيرة لوغانو |
- Gemiyle Victoria Gölü'ne oradan kara yoluyla Mombasa'ya gittim. | Open Subtitles | -باخرة إلى بحيرة فيكتوريا ومن ثم الرسو عند "مومباسا" |
Cleveland'da büyürken babam beni Erie Gölü'ne götürürdü. | Open Subtitles | عندما كنت صبيًا في كليفلاند، أبي يأخذني إلى بحيرة "إيري". |
Hiç bir insanı buz gibi bir göle girerken izledin mi? | Open Subtitles | هل ســــبق لك مشـــاهدة كيف يدخل الناس إلى بحيرة باردة؟ |
Onun yarın bizi göle götürmesini sağla. | Open Subtitles | اجعلها تأخذنا إلى بحيرة اورجلاس غداَ |
Hiç bir göle bakıp... | Open Subtitles | هل ينظر أحد إلى بحيرة |
Yayınevime göre, bu olacakmış... evet, ona göre "Günaydın Amerika" haftaya Pinasetoki göle... benimle röportaj yapmaya gelecek. | Open Subtitles | ناشري يعتقد بأن هذا سيحدث. نعم، أنه يعتقد أن برنامج "صباح الخير يا أمريكا" سيأتي إلى بحيرة "وينبيزاكي" ليجري معي مقابلة. |
Yani, Rose'un ateşi varmış ve göle gidemeyecekmiş. | Open Subtitles | لقد اصيبت (روز) بالحمى، ولهذا لن تذهبين إلى بحيرة اورجلاس |