William Henry kalesine mesaj götürüyorum. | Open Subtitles | وهو بطريقه إلى حصن ويليم هينري ويحمل رسائل |
İngiliz komutan Webb, 60. Alayla birlikte Edward kalesine gidiyor. | Open Subtitles | قائد الحرب الإنجليزي ويب ذهب إلى حصن إدوارد مع الفرقة 60 |
William Henry kalesine haber götürüyorum. | Open Subtitles | وهو بطريقه إلى حصن ويليم هينري ويحمل رسائل |
Bunlar bir zenci Birlik Kalesi'ne giderse silah ve kavga bulur diyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يقولون أن زنجي يذهب بطريقه إلى حصن الإتحاد، يمكنه الحصول على سلاح ويحارب. |
Her hırsız ve kara borsacı James Kalesi'ne içmeye ve övünmeye gelir. | Open Subtitles | كل لص وتاجر يأتي إلى حصن جيمس يحضر للشرب والتباهي |
Burası Grant Kalesi'ne 110 mil uzakta, efendim. | Open Subtitles | إنها 110 كيلومتر إلى حصن غرانت، سيدي |
Ben de 60. Alay'ı Edward kalesine götüreceğim. | Open Subtitles | سأتولى أنا قيادة الفرقة 60 إلى حصن إدوارد |
İngiliz savaş şefi Webb 60. Alayla Edward kalesine gidiyor. | Open Subtitles | قائد الحرب الإنجليزي ويب ذهب إلى حصن إدوارد مع الفرقة 60 |
Bir gün suikastçilerden biri onu zincire vurup, şeyhin kalesine götürdü | Open Subtitles | وفى أحد اليام قاد أحد القتله هب مكبلا بالسلاسل إلى حصن الشيخ |
Yakalaması için orduyu Selden kalesine getirene kadar onları izlememi sağla. | Open Subtitles | أبقيني على الأثر حتى آخذ الجيش إلى حصن سيلدين لمسكهم |
Fransızlar yerleşimlere saldırırsa gidip ailelerini ve evlerini korumalarına izin verilmezse koloni milisi, William Henry kalesine gitmez. | Open Subtitles | إن لم يسمح لهم بالرحيل للدفاع عن أسرهم ومنازلهم إن هاجم الفرنسيين المستوطنات فلن يتجه ميليشيا من المستوطنين إلى حصن ويليم هينري |
William Henry kalesine gidiyorduk. | Open Subtitles | كنا متجهين إلى حصن ويليم هينري |
İki gün önce 60. Alayı Edward kalesine götürdü. | Open Subtitles | قادة الفرقة 60 إلى حصن إدوارد منذ يومين |
William Henry Kalesi'ne gidiyorduk. | Open Subtitles | كنا متجهين إلى حصن ويليم هينري |
İki gün önce 60. Alayı Edward Kalesi'ne götürdü. | Open Subtitles | قادة الفرقة 60 إلى حصن إدوارد منذ يومين |
Cinayetten yargılanacağın Kiowa Kalesi'ne seni geri götürmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لأرجعك إلى حصن (كاياوا) أين ستحاكم بتهة القتل |
James Kalesi'ne hoş geldiniz, beyler. | Open Subtitles | مرحبًا بكم إلى حصن جيمس أيها السادة |
Cinayetten yargılanacağın Kiowa Kalesi'ne seni geri götürmek için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لكي أعيدك إلى حصن (كايوا). حيث ستحاكم لإرتكابك جريمة قتل. |
Bir kaç gün içinde Concho Kalesi'ne doğru yola çıkıyoruz. Beraber gelmeni istiyorum. | Open Subtitles | سنتوجه إلى حصن (كونشو) خلال يومين (جيس) أريدك أن تحضر معي |
Efendim, Grange, Concho Kalesi'ne benimle gitmesine izin verdiğinizi iddia ediyor. | Open Subtitles | سيدي, (جرانج) يزعم أنك أعطيته الإذن لمصاحبتي إلى حصن (كونشو) |