Adalet Bakanlığı'na kasalar dolusu bikarbonat gönderip duruyorlar. | Open Subtitles | إنهم يشحنون الجثث إلى وزارة العدل في الصناديق |
Adalet Bakanlığı'na kasalar dolusu bikarbonat gönderip duruyorlar. | Open Subtitles | إنهم يشحنون الجثث إلى وزارة العدل في الصناديق |
Eyalet Bakanlığı'na gitmek ister misin, Scully? | Open Subtitles | تودّ أخذ المشي إلى وزارة الخارجية، سكولي؟ |
Adalet Bakanlığı'yla konuşup daha iyi bir çözüm bulmama fırsat ver. | Open Subtitles | امنحني الوقت لأتحدث إلى وزارة العدل، للتوصّل إلى بديل أفضل. |
Biraz önce "şu anki yolumuzdan Sağlık Bakanlığına kadar" demiştin. | Open Subtitles | لقد قلت سابقًا "في طريقنا إلى وزارة الرعاية الاجتماعيّة". |
Ki bu Başkan aynı zamanda onu Oval Ofis'e götürüp Savaş Kabinesi'ne bir Amerikan Kahramanı olarak tanıtmıştı. | Open Subtitles | "الذي أخذه إلى "المكتب البيضاوي وقدمه إلى وزارة الحرب كبطل أمريكي |
Dışişlerine bir mektup yazar mıydınız mesela? | Open Subtitles | على نحو إضافي من كتابة الرسالة إلى وزارة الخارجية؟ |
Seçilmeyen kişiler Han'ın divanına satılmak üzere Maliye Bakanı tarafından gönderilecekler. | Open Subtitles | وسيتم تسليم اللاتي لم يتم اختيارهن إلى وزارة المالية ليتم بيعهن إلى بلاط خان |
Yani sana Adalet Bakanlığı'na gittiğini söylemedi ? | Open Subtitles | اذا لم يذكر بأنه كان ذاهباً إلى وزارة العدل؟ |
Savunma Bakanlığı'na ani bir hava saldırısı önereceğim. | Open Subtitles | سأوصي إلى وزارة الدّفاع الضربة الجويّة الفورية. |
Parmakizini, sabıka kaydı için elektronik olarak Adalet Bakanlığı'na göndermem lazım. | Open Subtitles | أحتاج لإرسال بصماتك الكترونياً إلى وزارة العمل كجزء من فحص خلفية حياتك |
Bizi baroya şikayet etmekle kalmadı, Adalet Bakanlığı'na gitti. | Open Subtitles | لم يقم بتسليمنا إلى نظام المحكمة فحسب بل ذهب أيضـًا إلى وزارة العدل |
Şimdi, Ürdün Vadisi'yle ilgili soruları olan varsa, doğrudan Dış İşleri Bakanlığı'na iletebilir. | Open Subtitles | الآن، أية أسئلة أخرى بخصوص وادي الأردن يجب توجيهها إلى وزارة الخارجية |
Bütün diplomatik ilişkileri Dış İşleri Bakanlığı'na devretmesi gerekiyor. | Open Subtitles | عليه أن يسلّم كل الشؤون الدبلوماسية إلى وزارة الخارجية |
Komite, Adalet Bakanlığı'na suçlama önerisinde bulunacak. | Open Subtitles | ستواصل اللجنة عملها. سنرفع الاتهامات إلى وزارة العدل |
Walt'ın Enerji Bakanlığı'na girmesini istediğine emin misin? | Open Subtitles | هل أنتم متأكدون من أنكم تريدون لوالتر أن يذهب إلى وزارة الطاقة؟ |
Guardian gazetesi Afgan Savaşı için bu araştırmayı yaptığında, biliyorsunuz, Savunma Bakanlığı'na gidip bilgiyi isteyemiyorlar. | TED | عندما أجرت الغارديان تحقيقاً عن .. حرب أفغانستان .. تعلمون .. لم يستطيعوا الدخول إلى .. وزارة الدفاع للسؤال وطلب كل المعلومات. |
Dışişleri Bakanlığı'yla görüştünüz mü? | Open Subtitles | هل لي أن أفترض أنك تكلمت إلى وزارة الخارجية لديك؟ |
Washington'daki Maliye Bakanlığı'yla konuş. | Open Subtitles | تحدث إلى وزارة المالية في العاصمة. |
buradaki aletlerle şu anki yolumuzdan itibaren Sağlık Bakanlığına kadar tamamlanacak. ama bu dünyaya hükmedenlerden biri olacaksın ve kimse daha akıllı olmayacak.{i like how that last part works on several levels} | Open Subtitles | العمليّة ستكتمل ونحن في طريقنا للذهاب إلى وزارة الرعاية الاجتماعيّة باستخدام المُعدّات التي لدينا هنا. ماكيشما شوغو المعروف للعامّة سيختفي مع جسدك، {i like how that last part works on several levels}ولكن ستُصبح أحد أولئك الذي يحكمون هذا العالم ولا أحد سيكون واعٍ. |
Ki bu Başkan aynı zamanda onu Oval Ofis'e götürüp Savaş Kabinesi'ne bir Amerikan Kahramanı olarak tanıtmıştı. | Open Subtitles | "الذي أخذه إلى "المكتب البيضاوي وقدمه إلى وزارة الحرب كبطل أمريكي |
- Bu vazoyla ilgili Dışişlerine bir şikâyet mektubu yazıldığını biliyor muydunuz? | Open Subtitles | - أنت مدرك بأنّ a رسالة الإحتجاج... أرسل إلى وزارة الخارجية تعلّق بهذه الجرّة؟ |
Seçilmeyen kişiler Han'ın divanına satılmak üzere Maliye Bakanı tarafından gönderilecekler. | Open Subtitles | وسيتم تسليم اللاتي لم يتم اختيارهن إلى وزارة المالية ليتم بيعهن إلى بلاط خان |