Satın aldığım ürünün postayla gelenle aynı olmasını ve bana bir kayıt altında ulaşmasını istiyorum. | TED | أريد أن أعرف أن المنتج الذي اشتريته هو ذاته الذي سيصل في البريد وهناك سجل ما عن كيفية وصوله إليَ. |
Seninle konuşmaya çalıştım, ama bana izin vermedin. | Open Subtitles | لقد حاولتُ أن أتحدث معكِ في الأستوديو ولكنك لم تصغِ إليَ |
Bende ise hiçbir şey. Oooo, bana bakın. Ben Dana. | Open Subtitles | انظروا إليَ أنا دينا انا حتى ليس لدي سيارة لهذه الايام الساخنة |
Kuliste sıramın gelmesini beklerken beni sahneye çıkarmak yerine beş tane adamı kulise getirdiler ve hepsi oradaki sehpanın etrafına oturdu. | TED | وكنت أنتظر وراء الكواليس لكي أبدأ، وبدلاً من استدعائي إلى المسرح، جلبوا إليَ خمسة أشخاص جلسوا معي حول طاولة صغيرة. |
Herkes birkaç saniyeliğine beni dinleyebilir mi? | Open Subtitles | الجميع لو سمحتم إستمعوا إليَ للحظة, حسناً؟ |
Bu yüzden, lütfen benimle öğrencilerinden biriymişim gibi konuşma, Dawn. | Open Subtitles | "لذا رجاءً ، لاتتحدثي إليَ وكأنني واحد من طلبتكِ "دون |
Belki kapıma gelip, diz çökerek, ıslak tişörtü üzerinde, bana geri dönmem için yalvarır. | Open Subtitles | و سيهرع إلى بابي، يجثو على ركبتيه، محتمل أن يرتدي قميصاً مبللاً، و يتوسَل إليَ لكي أعود. |
İnsanlar bana baktığında bir çatlak görüyor bu normal buna alıştım. | Open Subtitles | الناس تظن إليَ وكأنني مجنون لا مشكلة لدي في ذلك، تعودت على هذا الأمر |
Yıllardır babamın unvanının bana geri verilmesini istiyorum kale ve topraklarla birlikte. | Open Subtitles | لعدة سنوات، كنت أطالب بإعادة لقب والدي إليَ مع قلعته وأرضه |
Yıllardır babamın unvanının bana geri verilmesini istiyorum kale ve topraklarla birlikte. | Open Subtitles | لعدة سنوات، كنت أطالب بإعادة لقب والدي إليَ مع قلعته وأرضه |
bana her şeyini anlatabilirsin. | Open Subtitles | ليسَ هناكَ شئ لاتستطيعينَ التحدثَ إليَ بشأنهِ |
Eğer daha yakın olsaydık eğer bana gelseydi, ona yardım edebilirdim. | Open Subtitles | إذا كنا مقربينَ إذا كانت اتت إليَ كانَ يمكنني المساعدة |
Murphy ve gerzeklerine beni rahat bırakmalarını söylediğinden beri bana tek kelime etmemiştin de. | Open Subtitles | حسنا، إنه فقط لم تتحدثي إليَ منذ ذلك الوقت إصطحبتِ ميرفي و تلك البلداء لكي تركيني لوحدي |
Jake, Francis Balcoin'in kötü biri olması yanında kara büyüsünü nesilden nesle, bana geçirmiş. | Open Subtitles | لقد مررَ قوتهُ المظلمة من والدي إليَ يمكننا أن نكتشفَ حلاً لهذا معاً |
Bir süre önce bu herifler bana bir teklifle geldiler. | Open Subtitles | قبلَ فترة ، هؤلاء الرجال جاؤوا إليَ بعرضٍ |
Beş para etmez arkadaşlarınla kriket izlemeye devam et sonra da televizyon faturasını bana ödet. | Open Subtitles | إستمر بمراقبة لبعة الكركيت مع أصدقائِكَ التافهين وبعد ذلك تأتي إليَ راكضاً من أجل تسديد الفواتير |
Dinle beni, buraya gelmek için çok zaman harcadım çok uğraştım ve fazla zamanım yok. | Open Subtitles | أصغي إليَ يا فتي لقد بذلت جهداً كبيراً للوصول لهنا ولا أملك الكثير من الوقت |
Domuz maskeli bir adam üstüme atladı ve beni buraya getirdi. | Open Subtitles | رجل يرتدي قناعَ خنزير قفز إليَ واحضرني هنا |
Bunlardan biri benim çöplerimi karıştırırken bir diğeri de duşta beni izliyor. | Open Subtitles | أحدهما يأكل قمامتي بينما الآخر ينظر إليَ وأنا أستحم |
Bak, sadece seni rahatsız eden bir şey varsa, benimle konuşabileceğini söylüyorum. | Open Subtitles | إسمع ، انا فقط اقول إذا كانَ هناكَ شئ يضايقكَ يمكنكَ ان تتحدثَ إليَ |